Ağlamak

Alper Özsakınç

Ağlamak gözyaşlarına boğulmak, boyunu geçen sularda esir kalmak,

kazanmak kaybetmek , var olmak için savaşmak, mutluluğa kulaç açarken, ansızın gemileri yakmak , yardan geçerken, yare meydan okumaktır aslında ağlamak..

Dizginlerini bırakmak hayatın, haykırmak geceye gündüze, dokunmaktır kırmızı bir güle , gün aymaz olsa bile..

Ağlamak suçtur kimine göre, kimine göre de, sevdiğini kaybetmektir zamansız yere , sere serpe uzanmaktır toprağa ve harman olmaktır, yalnızlığın en karanlığına.

Kardeş türküsüdür ağlamak , varoşların ezberi, bazende bir koyun sürürüsudür, çobansız gezer dağlarda, gökyüzüne uzanır feryadı, ne fakirdir gönlü nede fukara ..

Aynasıdır, öfke kusar geçmişine, bitse de kurtulsa dediği dertleridir, iki yakası iki elinde, sersem olmaktır, sarılmak gibi sarmaktır, acıyı okumaktır gözlerinde ..

Ağlamak bir yastır, yastığına sarılmaktır senelerce , sebepsiz yere gitmektir , tükenmektir bile bile ..

Kuş sesleri dinlemektir , sessizliğin içinde, ses olmaktır kendine..

İçten içe yanmaktır, sanmaktır o gelecek diye, yokluğuna inat yaşamaktır..

Ağlamak en kuytu köşelere gidip, saatlerce bakmaktır duvarlara , düş kurmaktır düştüğün çıkmazlarda, azdır çoktur, kimi zaman yokluktur uzaklarda ...

Ağlamak titreyen dudaklardır, uslu bir çocuk gibi oturmaktır aslında, bazen de yıkılmaktır ulu orta , yıkmaktır tüm olup biteni , bağırmaktır fütursuzca, su gibi akmaktır, başıboş kalmaktır, bu hayatta ..

Kavuşmaya hasrettir ağlamak, güneşe özlem, aşka sitem , ölüme gizemdir, yakarıştır yaradana yardan öte, son sözdür yalvarmaktan önce ,ödünç almaktır gülmeyi,  mutlu olmaktır yalandan yere ...

Ağlamak gurbettir buralarda, anadır ocaktır, korkmaktır soğuklarda ve sevmektir kitapsız , kalemsiz ve hesapsızca...

Günün sözü

Sevmek için bekleme , bak çocuklar bile hasret kalmış sevgiye