Asla izin vermeyeceğiz!

Muhammet Gözay

Medya yayınları için "Gerçek dışı, mesnetsiz, yalan ve iftira" deniliyor.

Kim diyor bunları? 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar. 

Aslında muhalif medya için bunları söylüyor. 

Ve Tatar, Yayın Yüksek Kurulu (YYK) Başkanı Feyzi Hansel‘e kendisi ile ilgili yayınların incelenerek, yasal işlem başlatılması için de harekete geçiyor. 

Bu da bir nevi ‘talimat’ oluyor. 

Açıkçası yapılmak istenen muhalif medyayı susturmaktır!

Tıpkı Türkiye'de olduğu gibi.

Tayyip rejiminde yaşananlar gibi.

Susturmak ve gerekirse de hapse mahkum etmek!

Bilindiği gibi Tayyip Erdoğan'a karşı kavga veren tüm yurtseverler, demokratlar, tutuklanarak ceza evine gönderiliyor!

Çünkü rejim, demokratik bir rejim değil!

Hukuk rejimi değil!

Tek adam rejimidir!

Orada ne varsa burada da olacak diyenler her şeyi ile ülkemizde de aynı şekilde bir düzen yaratmış oldular. 

Tatar, bu tür yayınların kabul edilemeyeceğini söyleyerek, Yayın Yüksek Kurulu’nun yasal işlemlerinin başlatmasının talimatını vermiş oluyor. 

YYK başkanı Hansel de, bu tür çirkin ve seviyesiz yayınların takip edildiğini, gereken yasal işlemlerin başlatılacağını söylüyor. 

Nedir seviyesiz yayınlar? 

Var mı böyle bi şey? 

Seviye nedir ki?

Kim belirler bu seviyeyi? 

Yapılan bir yayında gerçek dışılık nasıl olur ki?

Veya o yayının ardından yapılan yorumlar olsun veya yazılan köşe yazıları suç mu sayılır? 

Böyle bi saçmalık mı olur?

Basın özgürlüğü diye bi şey var.

Bunu susturmak, demokratik hukuk düzenini sonlandırmaktır!

Yapılmak istenen de budur aslında!

Ve geçenlerde şehitlik içinde yer alan çardak içerisindeki Cumhurbaşkanın, başbakanın ve bakanın kahvaltı ziyafetlerinin görüntüleri nedeniyle cumhurbaşkanı rahatsız oluyor ve bu nedenle harekete geçmiş oluyor. 

Peki sormak gerekir bu yaptıkları doğru bir şey mi?

Orada şehitlik içerisinde yeme içme o şehitler adına bir saygısızlık sayılmaz mı? 

Orası yeme içme yeri mi? 

Ölülere saygı bu mu?

Şehitlere saygı bu mu?

Bunu sıradan bir vatandaş yapmış olsaydı ne olurdu? 

Gerekli cezai işleme tabi tutulmuş olurdu. 

Her neyse.

Böyle bir yayını yapan basın suçlu olacak ama orada yiyip içen Cumhurbaşkan, başbakan ve bakan suçsuz sayılacak ve hatta yaptıkları da doğru bi şey olacak. 

Neden?

Cumhurbaşkanı, başbakan ve bakan oldukları için değil mi?

Böyle şey mi olur? 

Dediğim gibi şehitlere saygı olmalı. 

Orası anma ve dua okunan ruhlarının huzurları için ibadet edilen yerlerdir. 

Yeme içme yeri değildir! 

Bunu da kimse kabul edemez ve etmeye de kalkışmasın!

O yüzden kendisine muhalif medyayı susturmasına asla ve asla izin vermeyeceğiz!