Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Çevre Koruma Dairesi Müdürü’ne verdiği talimatla tüm uluslararası normlara, antlaşmalara ve sağduyuya aykırı olarak kar amacı güden bir kuruluşa deniz kaplumbağalarını bulundurma ve sergileme izni vermeye çalıştığı belirtildi.
Yeni Bakış’ın elde ettiği bilgilere göre, daha izinler alınmadan bu konu ile ilgili barındırma ve sergileme tankları alınıp söz konusu hotelin ‘Hayvanat bahçesi’ kısmının içine kurulmaya başlanndı
Uluslararası Doğa Koruma Birliği’nin, soyu tükenme tehditi altında kırmızı listesinde yer alan deniz kaplumbağaları, KKTC sınırları içinde de, Çevre Yasası ve ona bağlı flora ve fauna tüzüğüne göre B tipi yani nesli tükenme tehdidi altında olan hayvanlar grubunda koruma altında tutuluyor
Biyologlar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Sarpten: Bu denli uzman kişi ve kuruluşlar varken yurtdışından ithal biyolog ve hiçbir deniz kaplumbağası tedavisi deneyimi olmayan bir veteriner hekim ile doğal yaşamla hiçbir alakası olmayan bir otelin bu işe soyunması bilimsellikten çok uzak bir yaklaşımdır
Taşkent Doğa Parkı Direktörü Kemal Basat ise, herhangi bir biyolog ve herhangi bir veteriner hekimin gerekli tecrübeyi edinmeden türü yok olma tehlikesi altında olan hayvanlar üzerinde onların hayatlarını riske atarak deneysel çalışma yapmalarına izin verilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi
Yeni BAKIŞ
Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu,Çevre Koruma Dairesi Müdürü’ne verdiği talimatla tüm uluslararası normlara, antlaşmalara ve sağduyuya aykırı olarak kar amacı güden bir kuruluşa deniz kaplumbağalarını bulundurma ve sergileme izni vermeye çalıştığı belirtildi. Yeni Bakış’ın elde ettiği bilgilere göre, daha izinler alınmadan bu konu ile ilgili barındırma ve sergileme tankları alınıp Merit Crystal Cove’un ‘Hayvanat bahçesi’ kısmının içine kurulmaya başlanndı. Bu arada, Merit hotel’in henüz gerekli izinleri alıp da yasal prosodürü tamamlamadan, otel bünyesinde kurulması tasarlanan “Hayvanat Bahçesi” ne bir kaplumbağa kabul etttiği ve ne durumda olduğu ve nasıl bir tedavi sürecinden geçtiği belli olmayan bu hayvanın, kısa süre içerisinde öldüğü kaydedildi.
Dünyada bir ilk !
Bugüne kadar dünyanın hiçbir ülkesinde bir otele kaplumbağa barındırma izni verilmemesine karşın, Çevre Koruma Dairesi Müdürü bu konuda bir ilki gerçekleştirmek ve kar amacı güden bir otel arazisinin içerisinde deniz kaplumbağalarının alınıp konulması, barındırılması ve sergilenmesi için izin vermeye çalışması dikkat çekiyor. Uluslararası Doğa Koruma Birliği olan IUCN’nın soyu tükenme tehditi altında kırmızı listesinde yer alan deniz kaplumbağaları, KKTC sınırları içinde de, Çevre Yasası ve ona bağlı flora ve fauna tüzüğüne göre B tipi yani nesli tükenme tehdidi altında olan hayvanlar grubunda koruma altında tutuluyor.
Ataoğlu’ndan siyasi rant hamlesi
Yeni Bakış’ın elde ettiği bilgilere göre,Turizm ve Çevre Bakanı Ataoğlu’nun siyasi bir rant uğruna Çevre Koruma Dairesi Müdürü’ne yaptığı dayatma sonucu bir otele böyle bir izin vermesi başta Çevre Yasası olmak üzere birçok yasaya aykırı olduğu belirtilirken, söz konusu işlemin,yine bu yasa kapsamında hazırlanan ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) raporuna da aykırı olduğu kaydedildi. Konuyla ilgili Yeni Bakış’a bilgi veren çevre uzmanları,Merit Hoteller Grubuna kiralanan ve ÇED kapsamında olan bir arazide ÇED raporunda bulunmayan böyle bir yere izin verilmesinin suç teşkil ettiğini vurguladı. Bu arada, yasalara rağmen sözkonusu iznin, Turizm ve Çevre Bakanı’nın emriyle Çevre Koruma Dairesi tarafından verilmesinin talep edildiği belirtiliyor.
Çevre Koruma Dairsi Müdürü İzin Vermekte Kararlı
Öte yandan, Çevre Koruma Dairesi’ndeki görevli uzmanların da bu iznin verilmesine karşı çıkmalarına rağmen,Turizm Bakanı Ataoğlu’nun direktifiyle Çevre Koruma Dairesi Müdürü Abdullah Öztolgalı’nın söz konusu izni verme taraftarı olduğu da gazetemize ulaşan bilgiler arasında.
Ne uzman ne de bilirkişelrle temasa geçildi
Sözde çevreyi ve ülkemizin en önemli çevresel değeri olarak kabul edilen kaplumbağaları gözden çıkaran Turizm ve Çevre Bakanlığı’na bağlı Çevre Koruma Dairesi, böyle bir girişim karşısında ülkedeki deniz kaplumbağası konusunda uzman kişi veya kişilerle irtibat kurmak bir yana, bu şahıs veya örgütlere bilgi bile vermedi. Gelişmeleri değerlendiren uzmanlar, ülkemizde deniz kaplumbağaları ile ilgili her alanda çalışmalar yapan kurum ve kuruluşlar bulunduğunu ama bunların hiçbirinin fikrinin alınmadığını belirtti.
Uzmanlar, benzer şekilde yıllar içerisinde ülkede oluşmuş standardlar, tecrübeler, uzmanlıklar ve imkanlar hiçe sayılarak bunların hiçbirinden faydalanmak ya da bundan bir şey kazanmak istemeyen yeni bir oluşuma canlı hayvanlar emanet edilerek, bunların canı, hayvanların refahı pahasına tekerleği yeniden keşfetmesine izin vermenin büyük bir yanlış olacağını vurguluyor.Uzmanlar, ülkemizde bir otelle deniz kaplumbağası toplama, bulundurma ve sergileme izni verilmesi durumunda, bunun diğer oteller için de emsal teşkil edeceğine vurgu yaparak, KKTC’de bunu yapabilecek en az 20 otelin olduğunu ifade etti. Uzmanşar, “Diğer müracaat eden otellere de aynı iznin verilmesi durumunda bu çok büyük bir kaos yaratacak, KKTC dünyada otellere deniz kaplumbağası barındırma ve sergileme izni veren tek ülke olacak ve bu KKTC’yi uluslararası arenada deniz kaplumbağaları doğal hayatı koruma anlamında dünyanın yüz karası pozisyonuna sokacaktır” dedi.
Biyologlar Derneği yönetim kurulu üyesi Hasan Sarpten: Bilimsellikten uzak siyasi kaygılarla hareket ediliyor
Konuyla ilgili Yeni Bakış’ın sorularını yanıtlayan Biyologlar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Sarpten, “Ülkemizde deniz kaplumbağaları üzerinde yıllardır çalışma yapan uzman profesyonel kişiler, bilim adamları, yaban hayatına özel bir hayvan hastanesi, yaban hayat rehabilitasyon merkezi, bir üniversitemizin bünyesinde bir veteriner fakültesi ve tam teşekküllü bir hastane ve özelde bulunan tam teşekküllü hayvan hastaneleri ve çalışan uzman kişiler var” diye konuştu. Sarpten, ‘‘Bu denli uzman kişi ve kuruluşlar varken yurtdışından ithal biyolog ve hiçbir deniz kaplumbağası tedavisi deneyimi olmayan bir veteriner hekim ile doğal yaşamla hiçbir alakası olmayan bir otelin bu işe soyunmasıbilimsellikten çok uzak bir yaklaşımdır. Müracaat için isimleri kullanılan biyolog ve veteriner hekimin bu konudaki yeterlilikleri sorgulanmamıştır.’’ dedi.
Taşkent Doğa Parkı Direktörü Kemal Basat: Yok olma tehlikesi altında olan hayvanların riske atılması kabul edilemez
Ülkemizde yaban hayvanlarının ve deniz kaplumbağalarının rehabilatasyonu konusunda çalışmalar yapan ve bu konuda Çevre Koruma Dairesi ile bir protokol imzalamış olan Taşkent Doğa Parkı Direktörü Kemal Basat ise, denizde yaşayan bir sürüngen olan deniz kaplumbağalarının hem bakımı hem de tedavisinin birçok detayı bünyesinde barındırdığını belirtti. Kemal Basat, herhangi bir biyolog ve herhangi bir veteriner hekimin gerekli tecrübeyi edinmeden türü yokolma tehlikesi altında olan hayvanlar üzerinde onların hayatlarını riske atarak deneysel çalışma yapmalarına izin verilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.
Kemal Basat, sözlerini şöyle sürdürürdü: “Ülkemizde şu an itibarı ile yeni bir kaplumbağa rehabilitasyon merkezine ihtiyaç yoktur. Mevcut yapı içerisinde Çevre Koruma Dairesi ile işbirliği içerisinde çalışan, ada genelinde her noktaya 7/24 kısa süre içerisinde müdahale eden, hayvanlar rehabilitasyon merkezine kabul edildikten sonra uzman bir kadro tarafından bakımı yapılan ve en önemlisi kar amacı gütmeyen bir merkezin mevcuttur. Bu merkez bünyesinde ayrıca hayvanların her türlü tedavi ihtiyacını karşılayacak, hayvanların rehabilitasyon süreçlerinde gereksiz taşınmasının ve stresin oluşmasını engellemek için bir yaban hayat hastanesi ve hayvan laboratuvarı kurulmaktadır. Bu merkezde bulunan tam zamanlı uzman profesyonel çalışanlar haricinde üniversite bünyesinde bulunan hayvan hastanesi, veteriner fakültesi, ve yurtiçi ve yurtdışında alanında uzman kişi ve akademisyenlerle işbirliği içerisinde çalışılmaktadır”.
“Çevre dairesi müdürü izin vermemeli”
Taşkent Doğa Parkı Direktörü Kemal Basat , Çevre Koruma Dairesi Müdürünün, dairesinin korumakla yükümlü olduğu doğa hayvanlarını siyasi rant amacı ile kullanmasına izin vermemesi gerektiğini vurguladı. Basat,“Soyu tükenme riski ile karşı karşıya olan bu hayvanların yaralandıklarında en iyi tedaviyi, en iyi bakımı ve rehabilitasyona kavuşmaları Çevre Koruma Dairesinin sorumluluğundadır. Bunun bilincinde ülkemize yakışan ve ülkemizi ulusal ve uluslararası arenada öne çıkaran ve geliştiren projelerin desteklenmesi, bizi gülünç duruma düşürecek, utanç verici günü kurtarma politikaları ve siyasete doğa hayvanlarının refahlarının ve hayatlarının alet edinmesinden kaçınılması gerekir” diye konuştu.