Hükümet Ekonomik tedbirleri açıkladı.

Hüda Hüdaverdi

Her maddesini okudum ve anlamaya çalıştım.
Genel anlamda, siyasi ve ekonomik yanlarından çok psikolojik destek oldu.
İçeriği ne olursa olsun, kime ne kadar etkisi, katkısı, avantajı veya dezavantajı  olacağını tartışabiliriz ama önemli bir psikolojik destek yarattığı tartışılmaz.
Halkımızın hükümetin varlığını, ve ortaya bir çaba koyduğunu hissetmesi önemliydi.
Yani biz tatilde değiliz, acınızın farkındayız ve elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz demesi bile benim için önemliydi. Bu anlamda katkı koyan herkese teşekkür ederim.
Günlerce, mümkün olan  her platformda ısrarla bu çağrıyı yaptım.
Bugün haklımızın kaygı düzeyi eminim dünden çok daha iyi durumdadır.
Ekonomik krizler bugünkü dünya düzeninde kaçınılmazdır. Mutlaka her ülkede benzeri veya farklı sebeplerle gündeme gelecek ve şiddeti oranında kayıplar yaşanacak veya bedeller ödenecektir.
Yaşanacak, çünkü ekonomi çok hassas dengelere bağlı ve birçok da bağımsız faktörlerden etkilenebilir.
Günümüzde Ulusal ve uluslararası rakiplerin birbirlerine karşı  kullandığı önemli bir savaş ve yaptırım uygulama aleti olmuştur.
Ulusal ve Uluslararası birçok manevra ve stratejiler ekonomiler üzerinden yürütülüyor.
Başarılar ve başarısızlıklar da ekonomi üzerinden değerlendiriliyor.
Her alanda başarılı olan ama ekonomide başarılı olmayan hükümetler başarısız, sadece ekonomisi düzgün olan ama her alanda başarısız olan hükümetler başarılı kabul ediliyor.
Hükümetin almış olduğu ekonomik tedbirlerin maddelerine bakınca, bir kez daha hayallerin ne kadar güzel olduğunu düşündüm.
Eğer denetim mekanizmaları çalışır durumda olsaydı ve denetlenebileceğine inancım olsaydı evet KDV indirimlerinin önemli rol oynayacağına inanırdım.
Biz bugün real anlamda denetimlerimizi yürütmememizden dolayı real anlamda hangi iş yerin ne kadar kazancı vardı ve tedbirler sonucunda bunun ne kadarı vatandaşımıza yansıyacağını ölçebilirdik. Ama maalesef şu anda bu pek mümkün değil .
Kira stopajın döviz olarak kıra mukavelesi yapanlara 13% TL olarak yapanlar 1% uygulanması önemli bir yaptırımdır. Döviz stopajlarının caydırıcılığı açısından biraz daha yüksek olabilirdi diye düşünüyorum.
Liman İşçilerinin döviz kazançlarının düzenlenebilmesi için ekonomik krize girmemizi mi bekliyorduk zaten adil olmayan ve tamamen ayrıcalıklı bir kesim yaratılarak çoktan kaldırılması gereken bir yapıdır. Ekonomi için değil, hukuk için, adalet için kaldırılmalıydı.
Türkiye’den gelen ve büyük oranda asgari ücretle çalışanların çocuklarından asgari ücretin 5% kadar vergi alınması kadar abest bir önlem alınılamaz.
Bu çağda çocuktan vergi alan tek ülke oluruz. Bu insan haklarından uzaklaşmak, adaletsiz ve ayırımcılık yaratmaktan başka hiç bir işe yaramaz.
Yaklaşık 15000 çocuğun olduğunu düşünürsek bu uygulamadan elde edilebilecek toplam gelir iki milyonu bulmaz. Ayıptır, yazıktır. Devlet ciddiyetine uymaz.
Bu işçilerden devlet zaten sosyal sigorta vs topluyor, haa gerekirse onlar artırılsın ama saçma sapan icatlar ve Türkiye Düşmanlığı yapmayın. Aile parçalanmalarına yol açmayın. Annesiz veya babasız büyüyen çocuklar sosyal devlet anlayışının neresinde yer alır.
En önlemeli çelişkiler ise kira ödemelerinin TL olarak sabitlenmesi ve Restoranlarda uygulanması planlanan KDV indirimleri.
Ekonomi dengeleri kurma ve koruma sanatıdır. Döviz ile kira ödeyen tarafı  düşündünüz de 
peki bankadan döviz borçlanıp da evini kiralayanları düşündünüz mü? Peki, restoranlarda uygulanacak KDV indirimini düşündünüz de, restoranlarda en önemli maliyetlerden biri olan alkole yapılan zammı düşündünüz mü? Bir madde ucuzlatmaya yönelik, âmâ diğerinin fiyatı artıracağının farkında mısınız. Bankalardan döviz borçlanmayı TL geliri olanlara durdurdunuz. Güzel olmuş ama bankalarda biriken dövizi bankalar nasıl satacağını hiç düşündünüz mü?
Bunların nasıl bir çelişki yaratacağının ve dolayısı ile bütünsel dengeler düşünülmeden adımlar atmanın sadece yapılanların kuru bir gürültüden başka kimsenin imdadına yetişemeyeceğinin bilincinde olun,.
Anayasa tabii ki hepimiz için büyük önem taşıyor, ancak ülke bütünlüğünü tehdit eden durumlar karşısında ,yani bu ve buna benzer kriz durumlarında ne yapılabileceğini de çok net açıklıyor. Olağan üstü durum ilan edilir ve kanun hükmünde kararnamelerle düzenlemeler yapılabilinir.
Kimi mutlu edeceğim, kimi mutsuz edeceğim düşüncesi siyasidir. Şu anda siyasi değil radikal kararlar alabilecek irade zamanıdır.
Ya karar verip uygulamaya geçilecek ,veya Adam Smith’in söylediği gibi,” Hiç müdahale etme ,Serbest piyasada görülmeyen bir el her şeyi düzenler” deyip seyredeceksiniz..


ATTIĞINIZ TAŞ ,ÜRKÜTTÜĞÜNÜZ KUŞA DEĞMELİ...

Doç.Dr .Hüda Hüdaverdi
Akademisyen-Ekonomist.