METABOLİZMA
herkeste farklı çalışıyor. Hormonlar metabolizmayı da etkileyerek kilo almayı veya vermeyi kontrol ediyor. Tiroit ve insülin hormonunun dışında leptin hormonu, büyüme hormonu, aldesteron, progesteron, prolaktin, kortizol, ghrelin gibi hormonlar vücudun dengesini sağlıyor. Bu hormonlardaki bozukluk metabolizmayı etkiliyor. Diyet yapılsa bile kilo vermek güçleşiyor. Anormal iştah artışları yaşanıyor.
FAST-FOOD
beslenme alışkanlığı ve katkı maddeli hazır gıdaların yanı sıra hareketsizlik obeziteyi tetikledi. Küçükbüyük birçok kişi obez olmasa da fazla kilolu kıvama geldi. Sağlıklı beslenip spor yaparak fit bir görüntüye kavuşmanın mümkün olduğunu söyleyen uzmanlardan, "Eğer tüm çabalarınıza rağmen tartıda eksilme olmuyorsa mutlaka bir uzmana görünmelisiniz" uyarısı geldi. Beslenme ve Diyet Uzmanı Ayça Güleryüz de, bazı hastalıkları kilo vermeyi önlediği gibi tam tersi etki göstererek şişmanlattığına dikkat çekti. Uzman yardımıyla kilo verememenin altındaki etkenin tespit edildiğini belirten Ayça Güleryüz, incelmeyi önleyen hastalıkları tek tek sıraladı...
1. HİPOTİROİDİ
Tiroit, boynun ön kısmında bulunan, metabolizmayı doğrudan kontrol eden farklı hormonları üreten küçük bir bezdir. Hipotiroidi hastalığında tiroit bezi düzgün çalışmaz. Yetersiz miktarda hormonu üretilir ve metabolizma yavaşlar. Zayıflamak güçleşir. Hipotiroidi olanlar kilo alır. Depresyon, yorgunluk, eklem ağrısı, halsizlik, kırılgan saç ve tırnaklar hipotiroidinin diğer belirtileridir.
2-CUSHİNG SENDROMU
Kortizol, adrenal bezleri tarafından üretilen önemli bir hormon. Yağ, protein ve karbonhidratların enerjiye dönüşmesine yardımcı olur. Cushing Sendromu, kortizolün aşırı üretilmesi veya anormalliği ile karakterize edilen metabolik bir hastalıktır. Fazla kortizol, özellikle vücudun orta bölümünde, yüzde, sırt üstünde ve omuzlar arasında aşırı kiloya neden olabilir. Bu hastalık kilo vermeyi zorlaştırdığı gibi yara iyileşmesinde gecikme, yorgunluk ve baş gibi problemlere de sebep olabiliyor.
3-İNSÜLİN DİRENCİ
Glikoz, sindirim sisteminden kan dolaşımına doğru ilerleyerek pankreastan insülin salınımını uyarıyor. Normalde, insülin glikozu bağlıyor, hücrelere ve dokuların enerji için glikoz kullanmasına yardımcı oluyor. Glikoz kan dolaşımında azaldığında, pankreastan insülin salınımı duruyor. Bu hücreler glikozu düzgün almıyor ve kandaki seviyesi yüksek kalıyor. Bu da insülinin sürekli salınmasını tetikliyor. Sonuç; kilo kaybını engelleyebilecek açlık artışı ve alınan kilolar.
4-POLİKİSTİK OVER SENDROMU
Bu hastalık, doğurganlık çağındaki kadınlarda sık görülen hormonal bir bozukluk. Hastalığın ismi boyutları artmış yumurtalıkların dış yüzeyindeki çok sayıda küçük kistlerden oluşuyor. Adet döngüsünde düzensizlik veya uzamış periyodlar, tüylenme, akne ve obezite bu sendromda sık görülüyor. Polikistik Over Sendromu'nun kilo artışına etkilerinden biri insülin direnciyle oluyor. Bunun yanında yumurtalıklarda üretilen testosteronun artması da şişmanlatıyor.
5-KANSIZLIK (ANEMİ)
Mineral olarak demir, vücudumuzun her bir hücresinde kullanılıyor. Sistemimizdeki pek çok önemli biyolojik işlemi başlatıyor. Kadınlarda sık görülen kansızlıkta, vücutta demir düşükken, metabolizmanın taleplerini karşılayacak enerjiyi toplamak daha zor oluyor. Yorgunluk ve sinirlilik yaşanıyor. Fiziksel hareketlerde azalma, enerjiyi arttırmak için de daha fazla gıda tüketimi olabiliyor. Bu durum da kilo artışına yol açıyor.
6-HORMONAL BOZUKLUKLAR
Metabolizma herkeste farklı çalışıyor. Hormonlar metabolizmayı da etkileyerek kilo almayı veya vermeyi kontrol ediyor. Tiroit ve insülin hormonunun dışında leptin hormonu, büyüme hormonu, aldesteron, progesteron, prolaktin, kortizol, ghrelin gibi hormonlar vücudun dengesini sağlıyor. Bu hormonlardaki bozukluk metabolizmayı etkiliyor. Diyet yapılsa bile kilo vermek güçleşiyor. Anormal iştah artışları yaşanıyor.