Kim inanır size!

Muhammet Gözay
Seçimlere müdahale var diye CTP ve TDP mecliste araştırma için harekete geçiyor. 
Tabi ki bu öneri oylamaya geçildiği zaman hükümet tarafı meclis salonunu terk ediyor.
Neden?
Müdahalenin içerisinde zaten onlarda vardır. 
Bu yüzden neden araştırmaya katılsınlar ki.
Deli mi oldular da bu işe girip kendilerini ortaya çıkarmış olacaklar. 
O yüzden meclisi terk etmiş oluyorlar. 
Meclisi terk eden, o müdahale tarafı olan sadece UBP olmadı. 
Bunun yanında müdahale yapmayan, ya da destek çıkmayan partilerde terk etmiş oluyor. 
Terk etmiş oluyor çünkü adamlar hükümet olmuşlar. 
Hiç olur mu Erhan ile Ataoğlu müdahalenin araştırılması için mecliste yer alsınlar. 
Büyük ortaklarına karşın harekete geçsinler. 
Evet, olmaz öyle şey diyerek, onlar da koltuklarının çıkarları için yapılan müdahalenin araştırılmaması için sandalyeleri terk etmiş oldular. 
Kolay mı araştırılsın desinler?
Kolay mı Ankara'ya karşı harekete geçilsin?
Hele de Arıklı ve partisi. 
Türkiye'nin bir partisi olan.
Müdahele yapan soydaşlarına hiç karşı harekete geçer mi?
Geçmez!
Hele de hükümet olduklar ve koltuk yüzü de gördükleri için hiç bunu yaparlar mı?
Kesinlikle yapmazlar!
Adam başbakan yardımcısı ve bunun yanında bir de Ekonomi bakanı oldu, tüm bunlara sahip olan Arıklı çıkacak ve müdahale yapıldı diyerek, haydi Ankara hesap ver mi diyecek?
Diyemez, demez.
Hükümet koltuğunu ve buradaki vatandaşlığı ona sahip eden Ankara'ya bunu yapmaz. 
Hem sonra durun bakalım daha cumhurbaşkanlığı var sırada ve Ankara da bunu sağlamış da olacak, o yüzden tabi ki de meclis terk edilir.
DP desen zaten yedi canını hükümet olsun. Hatta Serdar Denktaş'ı ki DP'nin kurucusu olan liderini partisinden etmiştir ve cumhurbaşkanlığın da bile onu değil, TATAR'ı açıkça desteklediğini de ilan etmişti. 
Neden?
Sırf hükümet olsunlar diye!
Zaten Ataoğlu'nun tek derdi bakan olmaktı ve bu yüzden de bu şekilde TATAR'A çalışıldı. 
Sırf çıkar, sırf koltuk için. 
Yani halk mış, hiç gaylelerinde değil.
O yüzden tabi ki de oylamaya katılmıyorlar.
Evet.
Müdahalenin araştırılması için öneri sunan iki parti yani CTP ve TDP 'ye baktığımızda ise CTP bu konuda en hararetli ve en keskin parti görünümüne geçmiştir. 
Halbuki durum hiç de öyle değildir. 
TDP müdahale konusunda başından gelsin zaten kendini ortaya koymuştur. Bunu da sürekli dile de getirmiştir. Özellikle de cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaşanan müdahaleyi TDP hep dile getirdi. 
Peki ya CTP ne yaptı?
Parti olarak ne yaptı?
Üzerine gitti mi?
Yaşanan her türlü Ankara baskısı için ne yaptı?
Bunu yanında yer alan nüfus akışı için ne yaptı?
İradenin yerle bir edileceği vatandaşlıklar için ne yaptı?
O da onay verdi, o da hükümet olduğu zaman vatandaşlık verdi. 
Ve bugün bu şekilde seçimlere gitmeyi de kabul ettiler. 
Hangi irade ile hangi halk ile seçim kazanacak ve bu seçim de KIBRIS türk halkının demokratik iradesi olacaktır. Kesinlikle mümkün değil tabi ki!
Her neyse.
CTP Genel başkanı Erhürman, hükümetin meclis salonunu terketmesiyle, daha hararetli bir şekilde, gerekirse tüm müdahalelerin araştırılmasını istedi!
Yani gerçekten de Erhürmanı tanımasak ya da bilmesek; yaşa, sen çok yaşa, Kıbrıslı türklerin iradesine sahip çıkan lider diyerek alkışlamış olacağız. 
Ama maalesef Tufan bey, kendini cumhurbaşkanlığı seçim konuşmalarında  açıkça göstermiş oldu. 
Bakınız, adaylar BRT ekranına çıktığında Akıncı müdahale var derken, yılların statükocusu Serdar Denktaş bile bundan şikayetçi olurken, müdahale için tek kelime dahi ağzından çıkmadı Erhürman'ın!
Neden?
Bugün ise Erhürman, müdahalelere karşı olacak, araştırılmasını isteyecek. 
Kim inanır size!
Seçimlerde müdahaleden konuşmayan,  bahsetmeyen, adeta sus pus olan ve sanki de demokratik bir seçim yapılıyor muş gibi davranan Erhürman ve partisi, şimdi müdahaleden bahsedecek. Geçin bunları geçin. 
Hiç de inandırıcı değilsiniz!
Ha şayet inandırıcı olmak istiyorsanız, çıkacak ve diyeceksiniz ki ülkede Ankara'nın açıkça işgali var!
Bunu dediğiniz zaman gerçekten de inandırıcı olur, Kıbrıs türkünü de arkanızda bulmuş olursunuz!