Öfke Kontrol Bozukluğu

Uzman Psikolog Büşra DUMANLI

Duygu tanımlamalarına baktığımızda mutluluk, heyecan gibi öfke duygusu da bu duygulardan biri olup, her insanın zaman zaman hissedebileceği, sağlıklı, geçici ve normal bir duygudur. Ancak, öfkeyi diğer pozitif duygulardan ayırıcı nokta, hoşnut olunmayan olay, durumlara karşı geliştirdiğimiz bir tür negatif duygu olmasıdır. Hissettiğimiz duygular, hayatta kalmamız için gerekli olsa da, zaman zaman bize zarar verebilmektedir. Öfke duygusu, temel ve güçlü bir duygudur. Öfke, kontrol edilebilindiği takdirde zararsızdır. Öfke kontrol bozukluğunun şiddeti ve nasıl gösterildiğini bilmemiz bize, öfke kontrol bozukluğunu anlamamız açısından fayda sağlayacaktır. Öfke durumunda yaşanan belirtilere baktığımızda ise, kalp atışlarının hızlanması, kan basıncının artması, nefes alıp vermede düzensizlik, aşırı stres ve gerginlik, tartışma sırasında kişi veya nesneye karşı şiddet uygulanması başlıcaları diyebiliriz. Öfke kontrol bozukluğunun sebeplerine baktığımızda ise, çocukluk çağından başlayan ve beynin ön lobunu etkileyen bölgenin işlevi olduğunu söylememiz mümkündür. Kötü çocukluk çağı yaşantıları, yanlış tutumlar çocuklarda öfke kontrolünü bozar. Öfke kontrol bozukluğu yaşayan kişilerde mutluluk hormonu adı verilen serotonin hormonunun çalışmasında bir bozukluk olduğu bilinmektedir. Bu nedenle öfkenin nedenlerinin araştırılması oldukça önemlidir. Çünkü öfke bazen altta yatan tıbbi yada ruhsal bir hastalığın habercisi olabilmektedir. Öfke kontrolünün sağlanması için yapılacak girişimler ‘neden’e yönelik olmalıdır. İlaç tedavisi ve psikoterapi en başarılı tedavi yöntemleri arasındadır. Amaç, öfkeyi tanımaya çalışmak, davranışlarımızı anlamak, öfkenin kontrolü için en temel noktadır. Var olan öfkeyi kontrol etmeye çalışmak odaklanan hedeftir. Öfke kontrol yöntemleri arasında gevşeme egzersizleri, bilişsel yapılandırma, iletişim becerilerini geliştirmek, çevresel düzenlemeler gibi bazı yöntemler uygulanmaktadır. Tam anlamıyla tedavi için, psikolog/psikiyatrınızla uyumlu bir işbirliği içinde çalışmalı ve ilaç/terapiyi aksatmamaya dikkat etmelisiniz.