Okuyucudan mektup 

Muhammet Gözay

Ülkede herşeyin yerle bir edildiği ve bununda suçlucu koranadır diyen o sözde idarecilerin yalanlarını dinliyoruz ne acıdır ki bugünlerde. 

Her bir şeyin suçlusu korona oluyor. 

Ekonominin yerle bir olması korona. 

Her şey ama her şey koronaya yükleniyor. 

Yani bizlerin başında olanlar sanki de ülkede her bir şeyi muazzam yönetip, her bir şeyin hakkını veriyorlardı da şimdi korona bunlara engel oldu, bunları korana bitirdi. 

İnsanlarımız çok rahatmışdı da bu korona belası mahfetti bizleri öyle mi?

Yazık!

Kendilerini aklamak için koronayı suçlu gösteriyor bu egemen güçlerin her zaman yanında olan hükümetler!

Evet, onlar her zaman egemenlere hükümet oldular ve olmaya da devam ediyorlar. Geçen sefer yazdık, kimlerin her zaman ceplerini doldurduklarını, kimlerin ceplerine her zaman el attıklarını!

Evet, sermayeye gelince el atmak yok!

Her neyse. 

Korona gelmeden önce ekonomik yönden nasıldı emekçi kesimler?

Berbat!

Yoksuluk içinde!

Borçlu!

Ve, döviz karşısında evinin kirasını ödeyemeyen!

Pahalılık altında ezilen!

Mutfağında yangını giderek artan!

Bunlar için ne yaptı o hükümet edenler?

Ne tür rahatlama getirdi bu kesim için?

Hiç bir şey!

Evet, akşamleyin bir okuyucum bana mesaj gönderdi tam da bu halimizi anlatan.  

Okuyucum ünivesite öğrencisi bir gencimiz. 

Onun bana ilettiklerini ben de size iletmek istiyorum. 

Ben bir üniversite öğrencisiyim. 

Destek bursu alırım ve ekim bursu dışında daha hiç bir bursumun ödemesini almadım bir cok arkadaşım gibi. Bunun yanında 1-28 şubat burs başvuru dönemi açıldı ve tekrar başvuru yapmak için transkript yüklemeniz gerekiyor. Maalesef YDU öğrencisiyim ve YDU transkript verirken 150 TL’lik bir ücret alıyor. 

Ben, 3 aydır burs ödemesi almamışken, annem özel sektör vaka artışından dükkanını kapamışken, babam (işçi) emekli ve şuan ülkede bir kişinin açlık sınırını ancak yetecek maaşı varken, ondan  %10,65 kesinti yapılıyor ve ben, 150 TL ile alamadığım burslarımın yeni dönem başvurusunu yapacam. 

Bunun için görüşeceğim Egitim bakanlığında kimse yok telefonunuzu açacak veya açarsalar bile ilgi alanları değil. 

Benden çok daha kötü durumda olan bir çok arkadaşım var. 

Soruyorum:

Bu yaptığınız nasıl bir iştir? 

Şimdi YDU özel okuldur diye olaya bakacak olan çok insan olduğunuda bilirim, ama emin olun YDU’de aldığım burs doğrultusunda ödediğim miktar YKS’de kazandığım okul ve şehirlerde yapacağım masrafların yarısı kadardı. 

Özel okulu ben seçmedim, yani bir çok arkadaşım gibi. 

YDU’de okuyanlar zengin değil. 

Ama burs başvurusu yapacaksanız zengin olmalısınız. 

O zaman nasıl burs alacayık orasınıda bilmem. 

Ha doğru, zaten burs ödemesi almayık! 

Dip not: Burs başvurusunda sadece transkript ücreti değil, pul olarakta 50,50 TL’lik pul almanız da gerekir. 

Resmen bizlerle dalga geçiliyor. 

Hangi parayla bunu yapacağız?

Bizleri soyuyorlar.

Yani bu ülkede yaşam bırakmadılar. 

Bu ülkede zaten beyin gücü gençler ülkesinde değiller. 

Sayelerinde ülkeyi terk ediyorlar.

Yaşama ve de gelecek bırakmadılar. 

Evet, ne yapacağız?

Ne yapacağız bunların yarattıkları bu kirli adaletsiz düzende?