En çok 55-60 yaşlarında görülür
Anevrizma dediğimiz beyin damarlarındaki balonlaşmaya bağlı kanamaları ele alırsak; bu problem tüm beyin kanamalarının yüzde 10-15'ini oluşturur. Anevrizmaya bağlı kanamanın oranı ise her yüz bin kişide 6-10'dur ve en sık 55-60 yaşlarında görülür. Kadınlarda biraz daha fazladır. Kanamanın hastaların yüzde 18-20'sinde aşırı fiziksel aktivite ya da cinsel ilişki sırasında başladığını ileri sürenler vardır. Pek çoğunda baş ağrısı mevcuttur…
Tedavisi ekip işidir
Beyin kanaması geçiren hastalar her zaman kendilerine en yakında bulunan hastaneye gidiyor. Oysa tedaviyle ilgili en iyi müdahaleyi alabilecekleri hastaneye gitmeleri gerek. Anevrizma tedavisi bir ekip işidir. Bu ekipte başta beyin cerrahları, nöro-anestezist ve nöro radyologların olması ve bu ekibin kararlarına göre kapalı ameliyat veya cerrahi uygulaması düşünülür.
Zamanında müdahale hayat kurtarır
Beyin kanamalarında zaman çok önemlidir. Yüzde, kolda, bacakta, vücudun herhangi bir yerinde aniden beliren hissizlik, zayıflık, baş dönmesi, bulantı, kusma, çift görme, anlamsız ya da düzensiz konuşma, gözlerden birinde veya her ikisinde de birden ortaya çıkan görememe ve baş ağrısı hastaların imkanı varsa ilk üç saat içinde tam donanımlı hastanelere götürülmesi şarttır. ‘Tam donanımlı', ‘dıştan görünen lüks hastane' demek değildir. Neredeyse tüm üniversite, devlet ve bazı vakıf hastanelerinde bu tür hastalara müdahale edecek ekipman mevcuttur.
Pimi çekilmemiş el bombası gibi
Bilimsel araştırmalara göre 3-6 milyon Amerikalı henüz kanamamış ama bir gün büyük bir ihtimalle patlayacak anevrizmayla, eğer bir benzetme yapılırsa pimi henüz çekilmemiş bir el bombasıyla dolaşmaktadır. Türkiye'de de bu oran benzer şekildedir. Tedavinin şekli hastaya, anevrizmanın yerine, hastanın yaşına ve genel durumuna göre değişir.