YDÜ Orta Doğu çalışmalarında referans noktası olarak kabul edilen Brısmes Konferansında temsil edildi…

YDÜ, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Nur Köprülü, İngiltere’nin en köklü üniversitelerinden biri olan King’s College’te düzenlenen BRISMES konferansında Ürdün ve Tunus örnekli tebliğ sunarak YDÜ'yü temsil etti.

Yakın Doğu Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nden verilen bilgiye göre, bu yılki ana temasını ‘Orta Doğu Çalışmalarında Yeni Yaklaşımlar’ oluşturan BRISMES Konferansı’nda Doç. Dr. Nur Köprülü, “Arap Ayaklanmaları Sonrası Dahil Olma-Ilımlılık Hipotezi Üzerine Yeniden Düşünmek: Ürdün ve Tunus’taki İslami Hareketler” konulu çalışması ile yer aldı.

Doç. Dr. Köprülü çalışmasında, 2011 yılında başlayan Arap ayaklanmaları İslami hareketleri, Orta Doğu ve Kuzey Afrika coğrafyasının geçirgen sınırlarının ve karmaşık yapısının ayrılmaz bir parçası olduğunu ortaya koyarken, artan İslami aktivizmin ve bölgedeki İslami hareketlerin özelde de İhvan’ın (Müslüman Kardeşler) yekpare bir topluluk olmadığını ifade etti.

Arap Baharı Sonrası İslami Grupların Siyasal Alana Geçiş Süreçleri İrdelendi…

Doç. Dr. Köprülü, her ne kadar Arap ayaklanmalarının ardından yaşanan seçim süreçlerinde İslami kökenli siyasi partilerin güç kazanmaya başlamış olsalar da Mısır’da İhvan’ın 2013’te devrilmesinin ardından o güne kadar olumlu yönde hareket eden ibrenin İslami hareketlerin aleyhine doğru yöneldiği durumların da söz konusu olduğunun altını çizdi. Arap Baharından sonraki süreçte toplumsal hareketleri, özelde İslami grupların siyasi talep ve beklentilerini analiz etmek için bütüncül bir yaklaşımın yanı sıra ülkeler arasındaki farklıkları da gözlemleyebilmenin önemine vurgu yapan Doç. Dr. Köprülü,  ayaklanmaların ardından ortaya çıkan en önemli sorulardan birisinin otoriter yapıların yerini siyasal çoğulculuğa bırakıp bırakmayacağı yönünde olduğunu söyledi. “Tunus bir yandan demokratikleşme ve siyasal çoğulculuk anlamında önemli adımlar atmış bir ülke örneği olarak karşımıza çıkarken; aynı gelişmeyi Mısır, Suriye veya Ürdün için ifade etmek mümkün değildir” diyen Doç. Dr. Köprülü, bu çerçevede, İhvan’ın Mısır ve Tunus’ta yürüttüğü siyasal pratiklerin birbirinden farklılık göstermekte olduğuna işaret etti. Ürdün örneğinde ise Mısır ve Tunus’ta ortaya çıkan pratiklerin bir nevi yansıması şeklinde melez bir yapı gözlemleme imkânı olduğunu söyleyen Doç. Dr. Nur Köprülü; “İhvan içerisindeki bu farklı politikalar ve yaklaşımlar bölgedeki İslami hareketin, ılımlılık-dahil etme hipotezi üzerinden yeniden düşünülmesi ihtiyacını doğurmuştur” dedi.

Doç. Dr. Köprülü ayrıca, Tunus’taki En Nahda ve Ürdün’deki İHC isimli iki siyasi parti üzerinden yaptığı alan çalışmasını dinleyiciler ile paylaşarak, panel sonrasında kendisine yöneltilen sorulara yanıt verdi.  

Eğitim Haberleri

ÖSYM’nin 2026 sınav takvimi belli oldu
LAÜ Akademisyeni Gürler, 24. Ulusal Parazitoloji Kongresi’ne katılarak LAÜ’yü temsil etti
Fikri Karayel sevilen şarkılarını LAÜ öğrencileri için seslendirdi
LAÜ Oryantasyon Günleri kapsamında çeşitli etkinlikler düzenleniyor
58 bin öğrenci ve 6 bin 500 öğretmen ders başı yapacak