Haber: Mehmet Eş

TDP yönetiminin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığındaki müsteşar ve müdürlerin değiştirilerek, TDP üyeleri kişilerin atanması baskısı Çeler ve Genel Başkan Cemal Özyiğit arasında kılıçların çekilmesine neden oldu. Geçtiğimiz ay İhtiyat Saldığı Yönetim Kurulu Başkanlığı görevine atanan Evrim Hınçal’ın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarlığına getirilmesi konusunda Bakan Zeki Çeler’e baskı yapan TDP yönetimi, Çeler’den gelen olumsuz yanıt sonrasında ipleri koparma noktasına geldiği, hatta gerekirse Çeler’i bakanlıktan bile almayı düşündükleri iddia ediliyor.

TDP içerisinde etkin rolü olan LTB Başkanı Mehmet Harmancı’ya yakınlığı ile bilinen Evrim Hınçal’ın, müsteşarlığa getirilmesinin arkasındaki kişinin Mehmet Harmancı olduğu iddia edilirken, Hınçal’ın atanması savcılık tarafından uygun görülmediği ortaya çıktı. Göreve geldikleri günden itibaren yapmış olduğu icraatlar yerine, skandal kararları ile sıkça eleştirilen Toplumcu Demokrasi Partisi, bu kez de parti içi hesaplaşmalar ve koltuk kavgaları ile gündeme gelmiş oldu. 

ÇELER DOĞRULADI

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler, söz konusu iddialar ile ilgili açıklama yaptı ve müsteşar ve müdürlerin değiştirilmesi konusunda partisi TDP’den kendisine baskı yapıldığını doğruladı. Çeler sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Evet parti çevresinden birkaç arkadaş bazı değişimler üzerinde ısrarcı. Bazı arkadaşlar ise bakanlığın 9 aylık performansına bakılırsa görev yaptığı arkadaşlarla bu başarının sağlandığının farkında.  Bu yüzden bu tartışmaların daha fazla alevlenmeden, partim, şahsım, mevcut bürokrat ve isimleri zikredilen tüm tarafların daha fazla zarar görmemesi için yarın yapılacak olan MYK toplantısında ben tavrımı net bir şekilde belirteceğim” ifadesini kullandı.

Bakan Çeler’in açıklaması şöyle;

Bir süreden beridir gerek sosyal medya da gerekse yazılı ve görsel medyada bakanlığım, şahsım ve partim ile atamalar konusunda bir huzursuzluk yaşandığı konuşulmaktadır. 
Üzülerek söylemek isterim ki bu tür tartışmalar kısır bir döngü ve verim düşürmeden başka bir şey değildir. 
Göreve geldiğim ilk günden bugüne kadar varolan kadro ile ciddi ve beklenmedik bir uyum içerisinde çalıştım, çalışıyorum ve çalışacağım. 
Mevcut bürokratların tamamen teknik bir bakanlık olan bu kurumun içerisinden gelmiş olmaları, bakanlığın idaresi ve sorunlara çözüm ile projelerin hayata geçirilmesinde büyük bir şansken, alışılmış siyasi gelenek açısından ise sıkıntı olmuştur. 
Siyasete atıldığım ilk günden bugüne ve bundan sonrasında da parmağımın arkasına sığınmayı sevmediğimi herkes bilir. 
Son zamanlarda konuşulan atama meselesine gelince de, kim nerden öğrendi, ya da “kesin” bilgi aldı bilemem, açıkça söylemek gerekirse, evet parti çevresinden birkaç arkadaş bazı değişimler üzerinde ısrarcı. Bazı arkadaşlar ise bakanlığın 9 aylık performansına bakılırsa görev yaptığı arkadaşlarla bu başarının sağlandığının farkında. 
Bu yüzden bu tartışmaların daha fazla alevlenmeden, partim, şahsım, mevcut bürokrat ve isimleri zikredilen tüm tarafların daha fazla zarar görmemesi için yarın yapılacak olan myk toplantısında ben tavrımı net bir şekilde belirteceğim. 
Şu anda benim birinci önceliğim görev yaptığım kurumda toplumuma hizmettir. 
Birkaç arkadaşın düşüncesi yüzünden partimin dövülmesine de müsade etmem!