Toplumcu Kurtuluş Partisi (TKP-YG)Genel Sekreteri Mehmet Davulcu 12 Eylül 1980 askeri darbesinin 39. yıldönümünde darbenin ana nedeninin Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuruluş ilkelerinden uzaklaştırıp sömürge haline getirmek olduğunu söyledi.

Haberatör/Özel

12 Eylül Cuntasının Türkiye'de yetişmiş ilerici devrimci, demokrat kuşağı yok ederek "serbest piyasa ekonomisi" kivesi altında cumhuriyetin kuruluşlundan itibaren üretilen tüm ekonomik değerlerin "özelleştirme" adı atında satılığa çıkarıldığını ifade eden TKP-YG Genel Sekreteri Davulcu, Osmanlı Devletinin çöküşüne neden olan "kapitülasyonlar"ın yeniden tesis edilmeye başlandığını söyledi.

Bilimden ve üretimden uzaklaşıp inanç karanlığı içinde tüketici haline getirilen toplumları9n çökmeye mahkûm olduğunu belirten Mehmet Davulcu, 12 Eylül darbesinin Kıbrıs'a etkilerini de değerlendirdi.

1981 yılında yapılan seçimlerde halk iradesinin barış ve demokrasiden yana TKP-CTP-DHP koalisyonunu seçtiğini hatırlatan TKP-YG Genel Sekreteri, 12 Eylül askeri Cuntasının müdahaleleriyle bu koalisyonun hayata geçemediğini yerine azınlığa düşen eski iktidar partisi UBP'nin dayatmalarla iktidarda tutulduğunu söyledi.

Türkiye'den Kıbrıslı Türk toplumunun iradesine yapılan ilk müdahalenin bu olduğunu i,fade eden Genel sekreter Davulcu, "En Başta Sarı Öküzü Vermeyecektik" adındaki fabıl hikâyeyi anlatarak Kıbrıslı Türk toplumunun en başta TKP-CTP-DHP koalisyonu yönündeki iradesinden vazgeçmemesi gerektiğini söyledi.

Çatalköy'de meydana gelen cephanelik patlaması konusunu da değerlendiren Mehmet Davulcu, “en başta verilen sarı öküzden sonra verilen tavizlerle gelinen bugünkü durum cephaneliğe dönüşmüş bir toprak parçası üzerinde yaşmak zorunda kalınmışlığımız" diyerek, benzer patlamanın Güney Kıbrıs'ta da olduğunu hatırlattı.

En başta sarı öküzü vererek başlanan iradesini kaybediş sürecinde umut verici bir gelişme olarak nitelendirdiği Yüksek Mahkeme Başkanlığını adli yıl açılış törenini iptal kararını alkışladıklarını ifade eden TKP-YG Genel Sekreteri, Başkan Narin Ferdi Şefik'in şahsında bu kararı alan Yüksek Mahkeme Heyetini kutladıklarını da söyledi.