Yılmaz, 31 Aralık 2017 tarihini temel alan rakamlarla 2018 yılına ait asgari ücret belirlemenin, “asgari ücretliyi 6 ila 12 ay geride oluşan ekonomik gelişmelerle yaşatmak” anlamına geldiğini ifade etti.

Yılmaz yaptığı yazılı açıklamada, 1 Ocak tarihinde saptanıp yürürlüğe konması gereken asgari ücretin hem geç belirlenmiş hem de geç yürürlüğe girmiş olduğunu belirterek, en az ücret diliminde olan ve hayat pahalılığından oransal olarak en fazla etkilenen kesimin haklarının daha dikkatli ve özenli korunması gerektiğini ifade etti.

Yılmaz, HAKSEN’in; asgari ücret komisyonunun toplantıya “ayak sürüyerek” çağrılması, toplantıların verimsiz sürmesi, ilk tespit rakamına sonuç getirmeyen itiraz edilerek, yürürlüğe giriş süresinin daha ileri atılması nihayetinde işveren ve devlet kanadının talep ettiği ve dayattığı rakamın yürürlüğe girmesine şiddetle karşı olduğunu bildirdi.

Asgari ücretin “altı ay” için belirlendiğini, bir iki ay geç belirlendiği için reelde dört ay için geçerli olduğunu kaydeden Yılmaz, yenisi belirlenene kadar asgari ücretlinin eski verilerle belirlenen rakamları almaya devam ettiğini belirtti.

Yılmaz, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda hakkıyla yer alamayan asgari ücretlinin sesini de yeterince duyuramadığını, aradaki farkı geriye dönük almasını sağlayacak mekanizmanın da bulunmadığını hatırlattı.

Yılmaz şöyle devam etti:

“HAKSEN olarak, komisyonun üye yapısının, özel sektörde sendikalaşmanın önünü açacak ‘Yeni İş Yasası’ ve ihtisas mahkemeleri anlamında İş Mahkemelerinin kurulmasını ile birlikte değiştirilmesini ve özel sektör emekçilerinin temsilcilerinin komisyonda yer almasını talep ediyoruz.

Yıl başında iki ayı bulan tespit süresinin kısaltılması temmuz ayında da DPÖ tarafından belirlenen hayat pahalılığı ve hayat pahalılığının belirli bir yüzdesi oranında da refah payı ile eklenerek (Mevcut Asgari ücret + Hayat pahalılığı + HP tutarında refah payı= Temmuz Ayı asgari Ücreti) Temmuz’daki 2. Altı aylık asgari ücretin ivedilikle belirlenmesini talep ediyoruz. Bu husustaki mevzuatın buna uygun düzenlemesi de ilgili Bakanlığın sorumluluğundadır.

Yıl başında belirlenen asgari ücretin tespit edildiği tarih yerine 1 Ocak’tan itibaren geçerli olmasını talep ediyoruz. Komisyonun yavaş çalışması veya çalıştırılması birilerinin işi yavaştan alması emekçinin suçu değildir. Bu her yıl tekrarlanan bir senaryodur. Değiştirmenin zamanı gelmiştir. Şimdi tam zamanıdır.

Son zamlar elbette Haziran ayında yapılmadığı için yeni asgari ücret hesaplamasında dikkate alınmayacak yılbaşına kadar hatta 1 Mart 2019 tarihine kadar sefalet ücreti yürürlükte kalacaktır. Ekonomik gerçeğin bu olmadığını bildiğimiz halde hayali rakamlarla emekçilerinin nafakası üzerinde oyunlar oynanmasına da karşıyız. Son zamlarla birlikte doğan yükü hesaplamak birkaç günlük bir çalışmadan öte bir şey değildir.

Vergi ve Kamu Yönetimi reformu yanında çalışma yaşamına ait iyileştirici mevzuatın hazırlanmasında, ‘sosyal demokrat, halkçı, milliyetçi, dürüst ve iyi yönetim’ buketinden oluşan söylemlerin ve duruşların sahibi siyasi partilerin boynunun borcudur.

İktidar sahipleri, Unutmayın 800 metre kare havuzlu villada oturup 120 bin Sterlin değerinde araba kullanan ile 2 bin 375 TL alan minibüse binen emekçinin de birer oyu var. Gün gelir hesap sorulur, sandığa yaptıklarınızla ve yapmadıklarınızla gidersiniz.

HAKSEN, üyesi olan veya olmayan, mevcut iş yasası ve yürürlükteki mevzuat nedeniyle neredeyse savunmasız konumdaki özel sektör çalışanları ve asgari ücretle belirlenen bazı hakları için kamu personeli adına yukarıdaki taleplerimizin takipçisi olmaya devam edecektir.”