1. HABERLER

  2. KÜLTÜR & SANAT

  3. ''Judo, yurt dışında mecburi ders ama bizde federasyonu bile kuramıyoruz''
''Judo, yurt dışında mecburi ders ama bizde federasyonu bile kuramıyoruz''

''Judo, yurt dışında mecburi ders ama bizde federasyonu bile kuramıyoruz''

Antrenör Hamza Bebek, Lefkoşa Surlariçi’ndeki gençleri judo sporuyla topluma kazandırabilmeyi amaçlıyor, bu nedenle bu spor dalının önünün açılmasını istiyor.

A+A-

Ülkemizin pek fazla dikkate alınmayan ve medyada da yer bulamayan spor branşlarından judonun, ülkemizdeki birkaç antrenöründen biri olan Hamza Bebek’le Lefkoşa Surlariçi’ndeki çocuklara yönelik judo projesini, judonun insan hayatına kattıklarını ve yurt içi ile yurt dışındaki uygulamalarını konuştuk.

Bebek, ülkemizde 450 civarında judo yapan sporcu olduğunu ancak bazı sorunlar nedeniyle son yıllarda bu rakamın azaldığını söyledi.

Belçika, Hollanda, Fransa gibi ülkelerde, devlet politikası olarak ilkokullarda judonun mecburi ders olarak öğretildiğine dikkat çeken Bebek, ülkemiz yetkililerine Kuzey Kıbrıs Judo Federasyonu’nun kurulmasının önünün açılması için çağrıda bulundu.

SORU: Bizlere biraz kendinizden bahseder misiniz?

BEBEK: Siyah kuşak 3. kademe 3. Dan olarak judo antrenörlüğü yapıyorum. İlk olarak 4 yıl İskenderun’da sporculuk yaptıktan sonra adaya geldim ve 1997’den itibaren antrenörlük yapıyorum. 1997’de siyah kuşağı aldım ve o günden bugüne ülke sporuna judo branşında hizmet etmeye çalışıyorum.

SORU: Bu sporla ilgili bizlere bilgi verir misiniz?

BEBEK: Judo, Jijitsu altyapısından gelen bir spor dalıdır. Jijitsu aletlerle yapılan bir dövüş, savunma sanatıdır. Judo’nun kurucusu Jigaru Kano, bu dalın içindeki şiddet hareketlerini çıkararak bu sporu dünyaya yayıyor. Türkiye’ye 1970’lerde gelen bu spor, Kuzey Kıbrıs’ta ise 1997’de Tekvando Karate Judo Federasyonu altında yapıldı.

Tekwondo ve judo, olimpik spor olduğu için aynı çatı altında yürümeyeceğini düşündük ve yaşadığımız bazı olumsuzluklar sonucunda ise oradan ayrılarak 2005’te Judo Hapkido Kickbox Federasyonu olarak yolumuza devam ettik. 10 tane judo sporu yapan kulübümüz var. Ben Lefkoşa’daki Darbaz Spor Kulübü ve Alayköy Kültür ve Sanat Derneği judo antrenörüyüm. Kardeşim Orhan Bebek de Mağusa’da judo yaptırıyor. Ben gönüllü antrenörlük yapıyorum.

Judo, uzak doğu sporları arasında olimpiyatlara giren (ilk kez 1963’te Tokyo’da olimpik müsabakalar yapıldı) ilk spor dalıdır. Judoda hem spor yapıp hem de antrenörlük yapabilirsiniz. Olimpiyatlarda antrenörlük yapabilmek için 5. kademede olmak gerek. Ben 3. kademedeyim. Zaten amaç da kademe almak değil ülke sporuna maksimum katkıyı sağlamak.

SORU: Judo çocukların ve gençlerin hayatına neler katıyor?

BEBEK: Judo kelimesinde ‘ju’ kibarlık ve esneklik, ‘do’ felsefe, yol demek. Judo, kuvvete karşı koymama, rakibin gücü ile rakibi yenme felsefesi üzerine kuruludur. İyi bir judocu her zaman rakibini alt edebilir. Kısacası satranç ile benzer düşünce yapısına sahiptir.

Stratejik bir spor olduğu için beyin, vücudu kontrol etmeyi öğrenir. Sadece bir düşüşte bile beyin vücuda 7 komut veriyor. Uluslararası araştırmacılar en büyük sakatlıklara sebep olan düşmeyi nasıl engelleyebilecekleri sorusuna judo düşüşleri yanıtını bulmuşlar.

Belçika, Hollanda, Fransa gibi ülkelerde devlet politikası olarak ilkokullarda mecburi ders olarak çocuklara judo öğretiyorlar. Bundan dolayı da ülkemizdeki judoyu artırmak istiyoruz.

SORU: Surlariçi’ndeki çocuklar için de özel bir çalışmanız olduğunu söylemiştiniz...

BEBEK: Darbaz Spor Kulübü sahibi Ali Darbaz ile Surlariçi’ndeki suç ortalamasını, yaşın ne kadar aşağılara düştüğünü enine boyuna konuştuk. Projemde Surlariçi’nde ulaşabildiğimiz kadar çok çocuğa ulaşıp, spor yoluyla kişilikli bireyler olarak onları topluma kazandırabilmeyi amaçladık. Surlariçi’nden 12 sporcum var. Bu çocuklara judoyu sevdirebilirsek ne mutlu bize. Ali Bey’den Spor Dairesi’ne judo dalında faaliyete başladığına dair bir yazı yazmasını istedim ve böylece kulübün bünyesinde judoyu yapmaya başladık.

SORU: Kendisine tüm çocuklarımız adına çok teşekkür ederim.

BEBEK: Bizler sürekli programlarda da dahil her platformda spor yaparak kötü alışkanlıklardan uzak durulmasını savunuyoruz ama bu ülkede spor yapmamız engelleniyor.

Bu ülkede 450 civarında judo yapan sporcu var ama son 3 yılda bu sayı azalmaya başladı. Lütfen; bizi geçtik gençlerimiz için Kuzey Kıbrıs Judo Federasyonu’nun kurulmasının önünü açın. Biz minderde eğitim verelim ve çocukları yetiştirelim, geliştirelim istiyoruz. Bir tek okullar arası müsabakalar yapıyoruz ve birinci gelenler Kuzey Kıbrıs Milli Eğitim Bakanlığı Karması olarak Türkiye’deki finallerde yarışıyor. Yılda tek müsabakayla bir yere gidilemez ama çocuklarımız için mücadeleye devam edeceğiz. Çünkü biz onlara ve sporun gücüne inanıyoruz.

 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.