TKP Yeni Güçler’den aday olma gerekçelerini anlatan Aykutlu, “Politik olaylar günlük hayatımızda hepimizi ilgilendirmesine rağmen, aile değerleri çok yüksek olan bir insan olarak, hiçbir zaman politik arenada bir katılımcı olacağımı ben de beklemezdim. Maalesef aylar yıllar geçtikçe iyiden, fenaya, fenadan kötüye ve artık çekilmez bir hale gelen KKTC’deki yaşam ortamı ve bunun yaratıcısı olan geçmiş iktidarlar, sadece beni ve ailemi değil, çevremde eş dost bildiğim birçok insanı da üzmeye ve karamsarlığa sürmeye başlayınca, bu politikaları uygulayanlara karşı bir kurtuluş savaşının başlaması gerektiğine karar verdim. Bu da, her ne kadar potansiyel milletvekili çıkarma sayısı, tabanı geniş mevcut partilere göre az olacak olsa bile, halkın sesini duyurabilecek, kendi çıkarlarını arka planda tutup özveriyle çalışacak, kısacası bu karmaşık saçma yönetimlerin sonunu getirmeye yardımcı olacak bir parti cephesinde aktif olma, belki hedefe varılır demekti. Bunu başarabilecek ve buna inanacak bireylerin değişik partilerde daha kolay milletvekili olma şansını bırakıp, sandalye değil de ülkemizin insanlarımızın çıkarları için savaşacak bir partiyi seçmek gerektirdi. Bu yüzden TKP Yeni Güçler’i seçtim” dedi.

“Olay sadece bir meslekte uzman olmak değildir”

Siyasette göstereceği faaliyetler hakkında bilgi veren Aykutlu, “Askerden gelen bir geçmişim olmasından dolayı, sadece savaş alanlarında değil, sosyal yaşam içerisinde, politikayı ilgilendiren birçok değişik alanlarda stratejinin ne olması gerektiğini belirleyebilecek bir karakterim var. Olay sadece bir meslekte uzman olmak değildir. Uzmanlık alanınızdaki tecrübeleri başka alanlara da taşıyabilmektir. En önemli unsurlardan biri de; herhangi bir politik, ekonomik veya sosyal görevde, hedef görevi en iyi şekilde yerine getirebilecek elemanları seçebilme kabiliyeti, sorumluluk verme ve sorumlulukla birlikte gereken hareket serbestliğini bahşetmektir. Ancak yine askerlikle bağdaştıracak olursak, bu verilen sorumluluklarla otoritelerin düzenli ve gerektiği şekilde denetlenmesi de, kale alınması gereken önemli bir diğer unsurdur. Şu anda hangi dalda faaliyet gösterebileceğim hakkında karar vermiş değilim. Çünkü bunu etkileyebilecek birçok değişkenler vardır. Muhalefette kalırsak, sayı ve gücümüze göre, halkımızı ve yaşamlarını rahatsız eden konuları, sadece seçim döneminde değil, mevcut hükümetlerin döneminde de aynen yılmadan meclis ve medyada duyulup gerçeklerin öğrenilmesini sağlamak en önemli faaliyetim olacaktır. Eğer bir koalisyon hükümetinde yer alırsak, savunduğumuz ilkeleri mümkün mertebe yerine getirmek veya ortaklarımızla beraber yapmak için gerekeni yapacağım” şeklinde konuştu.

"Sahte anketçiler gibi abartılı bir oran vermek istemiyorum"

TKP Yeni Güçler’in 7 Ocak’ta yapılacak seçimlerde alacağı oy oranı ile ilgili görüşlerini bildiren Aykutlu, “TKP Yeni Güçler’in bu seçimlerde, gerek çok yeni faaliyete başlamış bir parti olması, gerekse maddi güce sahip çıkarcı çevrelerin maşası olmama tavrını koruması nedeniyle, sahte anketçiler gibi abartılı bir oran vermek istemiyorum. Yakın geçmişte iktidara gelmiş 3 parti haricindeki partiler de, aynı konuda yapacakları ve yıkacakları hakkında sözler vermektedirler. Mevcut tabandan gelen maddi katkılar neticesinde, daha güçlü bir seçim propagandasını halka sunmaları mümkün olabilir. Önemli olan, ezilen halkımız bunların hangisinin samimiyetine güvenip, verilen sözleri tutacaklarına inanacaklarıdır. Ben yine de iyimser düşünüp, kendi bileklerini kesecekleri yerde, bu halkın doğru kararı verebilecek kadar seçim tecrübesini yaşadığına ve bu gidişata son verebilecek parti veya partiler oylarını vereceğine inanmak istiyorum. Eğer öyle olursa kayda değer bir sayıyla istenilen değişiklik ve refahı getirebilecek hükümet ortaklığı ya da güçlü bir muhalefeti başarıyla temsil edeceğimize inanmak istiyorum” ifadelerini kullandı.

"Yeni sistem seçmenler arasında problemlere yol açacak"

Yeni seçim sistemine ilişkin düşüncelerini paylaşan Aykutlu, “Birçok parti bu konuyu seçim döneminde ağızlarında sakız yaptılar. Burada dikkatinizi çekmek istediğim, daha yasa geçmeden mecliste bu konu hakkında sesini duyurmaya çalışan, uyaran ve yılmadan gündeme getiren tek milletvekili, Sayın Çakıcı olmuştur. Yeni seçim sisteminin yaşına, hafızasına ve okuma yazma kabiliyetlerine göre seçmenler arasında problemlere yol açacağı gerçeğini hepimiz biliyoruz. İddia ederim ki; bunu yasa olarak değiştirenler de biliyordu ve biliyor. Mademki biliyorlardı, niye her ne pahasına olursa olsun yine de böyle bir yasayı geçirdiler? Dünya Olimpiyat oyunlarında siyasal bir dal olsaydı, yapılan en aptal seçim yasası değişikliği olarak altın madalyayı KKTC’ye kazandırırdı. İstesek de istemesek de yine oyumuzu gidip kullanmalıyız ve kimsenin oyununa gelmemeliyiz” sözlerini aktardı.

NPNhaber üzerinden mesaj ileten Aykutlu şu sözleri kaydetti:

“Halkımız parti adaylarımızı üşenmeden okuyup öğrensin ve sınıf ayrımı yapmayan, çiftçisiyle, esnafıyla, mimarıyla, avukatıyla, akademisyeniyle, ulaşım uzmanlarıyla, doktoruyla, nakliyecisiyle, emekli polisiyle halkı gerçek anlamda temsil eden bir parti yapımız olduğunu görsün. Bizlere güvensin ve kırmızı arka plan üzerindeki beyaz güvercine mührü basıp iktidardaki sahte halkçılara bir şamar atsın.”