Türkiye’den beklenen para akışının sağlanmaya başladığı açıklamalarının ardından gözler, takati tükenen piyasalara çevrildi.

Ekonomistlere göre, gelecek para ekonomiyi kısa süreliğine nefes aldırmanın ötesine geçemeyecek ve piyasaları sağlıklı işleyiş zeminine oturtamayacak.

Ekonomist Doç. Dr. Erdal Güryay, piyasaların durumu, Türkiye’den akışına başlandığı ifade edilen paranın ekonomiye yansıyışı, devletin kamuya olan borçlarında ödemelerin hareketlenmesini ve devletin bankalara olan borçlarındaki faiz oranlarını değerlendirdi.

“KRİZ ORTAMINDAN ÇIKMADIK”

Ekonomide büyümenin söz konusu olmadığını ifade eden Ekonomist Güryay, para akışının başlamış olduğu söylemlerine rağmen ekonomiye bırakılan yerden devam edildiğini vurgulayarak, “Kriz ortamından çıkmış değiliz” açıklamasında bulundu.

“GELECEK OLAN PARA ÇOK CÜZİ”

Güryay, Türkiye’den gelecek olan paranın mevcut ülke ekonomisi nazarında çok cüzi bir miktar olarak değerlendirilebileceğini ancak bir nebze de olsa faydalı olacağını ancak bu paranın mevcut olumsuz tabloyu tamamen tersine çevirebilecek bir motiveyi tetiklemediğini kaydetti.

ANCAK KIBRIS SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ…

KKTC ekonomisinin yansıyan kötü tablosunun ancak Kıbrıs sorununun çözümü ve dünya ile entegre olunması ile mümkün göründüğüne değinen Güryay, kendi parası olmayan ve dünya ile entegrasyonunu sağlayamayan, bütçesi sürekli açık veren ülkenin büyüme ve gelişme oranının da bağlı denelere paralel şekilde ilerleyebileceğinin altını çizdi.

Ekonomist Güryay, Kıbrıs sorununun çözümünün beklenmesinin de tek seçenek olmadığına işaret ederek, birçok enstrümanın da hayata geçirilme şansının hükümet edenlerde olduğuna vurgu yaptı. “Düzgün yol, kanalizasyon yapmaya kimse engel değil. Turizm şehri Girne’de kanalizasyonlar denize akıyor. Bunları yapabilmeliyiz” şeklinde konuştu.