‘‘Kumar alışkanlığı olanlar kaybetse de kumar masasına geri döner ve bundan zevk alırlar.’’ ifadesini kullanan Uzman Klinik Psikolog Berrak Yörük, Psikolog Mark Griffiths yaptığı araştırmada kumar alışkanlığı olan kişilerin bu alışkanlıklarının arkasında farklı bulgular olduğunu söyledi.

Psikolog Mark Griffiths yaptığı araştırmayı daha detaylı anlatır mısınız?
Yörük, Griffiths, 'Kumarda kaybederken bile vücudunuz hala adrenalin ve endorfin hormonlarını üreterek heyecan yaşamanızı sağladığını, insanların bir tür parayla eğlence satın aldığını' söylerken uzun süreçte kazanmaktan çok kaybetme ihtimallerinin daha yüksek olduğunun farkında olduklarını ancak ama minik kazançlarla tatmin olabildiklerini ve bir süre kaybeden kişinin beklentilerinin düştüğünü daha sonrasında kazanırsa kişinin mutluluk derecesinin arttığını söylüyor. Griffiths slot makinalarının renklerinin de etkilerinden de bahsetmiştir. Kırmızı renk gibi çekici ve teşvik edici renklerin slot makinalarında kullanıldığının altını çizerek makinalardan çıkan seslerin de oyuncuları oynamaya daha fazla çektiğini söylemektedir.

Peki ya Kumar Bağımlılığı “Patolojik Kumar” neydi?

Yörük, Patolojik kumar tanı kriterlerin de para kazanma arzusunun ötesinde istekler bulunmaktadır. (WHO) ve Amerikan Psikiyatri Birliği(APA) patolojik kumar oynamayı bir dürtü kontrol bozukluğu olarak sınıflandırmaktadır. Patolojik kumar bağımlılığı ile ilgili yapılan çalışmalara bakıldığında genetik faktörlerinde etkili olduğu görülmüştür. Patolojik kumar bağımlısı bireylerin birinci dereceden yakınları üzerinde yapılan çalışmalarda bunu destekler niteliktedir. Elbette biyolojik faktörler dışında sosyal faktörlerden de kumar bağımlılığını etkileyen olumsuz örnekler verilebilir diyen Uzman Klinik Psikolog Berrak Yörük; ‘’Kumar dediğimizde aklımıza sadece slot makinaları gelmemelidir. Çeşitli masa oyunları, at yarışı, borsa, sanal kumar gibi daha türetebileceğimiz çok sayıda kumar oynama çeşidi vardır. Kişi kaybetme zararını sonucunda kumar oynama davranışını durdurmak istese de bu davranış şiddetli bir şekilde devam edebilir. Kumarda isteyerek riske girme vardır. İsteyerek riske girme ve alınan haz ile birlikte durum bağımlılığa dönüşebiliyor. Kişi başarısızlıkla sonuçlanan kumarı azaltmaya veya bırakmaya çalışma girişimlerinde bulunabilir. Bu kişiler suçluluk veya çaresizlik hissiyle de baş başa kalabilirler. Bu hisler sonrasında kişi tekrar kumar oynayabilir.
Unutulmamalıdır ki kumar bağımlılığı tek başına yenilemeyecek bir bağımlılıktır. Bağımlılığa eşlik edebilecek diğer ruhsal sorunları da göz ardı etmemek oldukça önemlidir.’’ dedi.

Kumar bağımlılığının tedavisi var mıdır?

Patolojik kumarın tedavisinde bilişsel davranışçı terapi yöntemi uygulanarak kişinin farkındalık geliştirmesi amaçlanabilir. Ayrıca buna ek olarak ilaç tedavileri uygulanabilir. Bu sayede kişi sorunları ile yüzleşerek başa çıkma ve hayır diyebilme yetisini geliştirebilir. Kumar bağımlılığı olan kişinin ailesine de büyük sorumluluk düşmektedir. Mutlaka aile bireyleri bu kişi dinlemeye çalışmalı, kişiyi psikolojik destek alması konusunda yönlendirmeye çalışmalı ve psikolojik sürecin başlamasının ardından süreci desteklemelidir. Kişi bu süreçte kabullenme, istek, duygu ve düşünceleriyle başa çıkmayı, tekrardan oynamayı önleyebilmek adına yaşamını yeniden yapılandırmayı öğrenecektir.