Dolar/TL dün 22 Mart'tan beri ilk kez 5.8250'nin üzerini test ettikten sonra Çin verileri ve ABD ilişkilerine yönelik kötümser beklentilerin nispeten azalmasıyla geriledi.

Kur dün en yüksek 5.8281 seviyesini test ettikten sonra günü 5.80'nin hemen üzerinde tamamlamıştı. Dolar/TL bugün saat 10:32'de 5.7430 seviyesindeydi. Aynı saatte euro/TL 6.5230 seviyesinde hafif yukarı yönlü.

Bankacılar Çin ekonomisine ilişkin olumlu verilerin küresel büyüme endişelerini azaltarak risk iştahını tetiklemesi ve Türkiye-ABD ilişkilerine yönelik kötümser öngörülerin Türk yetkililerin ABD temaslarıyla nispeten azaldığını, bu gelişmelerin Türkiye piyasalarını desteklediğini söylediler.

Risk iştahı canlandı

Bir bankanın döviz masası işlemcisi, "Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın Trump ile görüşmesi ile dün başlayan iyimserlik seçim belirsizliği nedeniyle yerini satış baskısına bırakmıştı. ABD temaslarının beklentilerde yarattığı düzeltmeyi net bir şekilde piyasada da hissediyoruz. Küresel ekonomide ciddi yavaşlama beklentilerine karşın Çin verileri oldukça güçlü. Küresel risk iştahını canlandıran bu gelişmenin TL'ye pozitif yansıdığını görüyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Rusya'dan S-400 füzeleri satın almak için anlaşan Türkiye'nin ABD Kongresi'nin yaptırımları ile karşı karşıya kalması halinde ABD Başkanı Donald Trump'ın Türkiye'ye muafiyet sağlayacağını tahmin ettiğini söyledi. Kalın, "İş bu noktaya gelirse, yani Kongre'nin uygulanacak yaptırım tasarılarına, elbette Başkan Trump'ın muafiyet sağlama yetkisini kullanmasını bekliyor olacağız" diye konuştu.

Diğer taraftan Çin sanayi üretimi Mart ayında yüzde 8.5 artarak ile yüzde 5.9 olan beklentinin çok üzerinde büyüdü. Perakende satışlar da yüzde 8.7 yükselerek yatırımcıya güven verdi.

Seçim baskısı sürüyor

Öte yandan bankacılar piyasada seçim sonuçlarına ilişkin belirsizliğin neden olduğu baskının sürdüğüne dikkat de çekiyor. AK Parti, dün İstanbul seçimlerinin iptali ve yenilenmesine ilişkin dilekçenin YSK'ya sunulduğunu söyledi.

Bankacılar piyasadaki tedirginliğin ana nedeninin seçimler olduğunu belirterek İstanbul seçimlerinin Haziran'da tekrar edilme olasılığının ekonomide planlanan reformlarda ve belirsizliğin devamı konusunda "iki kayıp ay daha" anlamına geldiğini belirtiyorlar.