1. HABERLER

  2. GÜNDEM

  3. Bankalarla görüşüp, borcunuzu TL’ye çevirin
Bankalarla görüşüp, borcunuzu TL’ye çevirin

Bankalarla görüşüp, borcunuzu TL’ye çevirin

Türk Lirası, son bir yıl içerisinde dolar, sterlin ve Euro karşısında ciddi değer kaybına uğradı. Ekonomist Göksel Saydam, döviz borçlanmanın sakıncalarını anlattı ve vatandaşlara tavsiye de bulundu:

A+A-

Ceren ÖZBİL

Türk Lirası, dolar, sterlin ve Euro karşısında ciddi değer kaybına uğradı. KKTC Merkez Bankası kurlarına göre; 21 Kasım 2016 tarihinde 3.3743’ten değer gören dolar 21 Kasım 2017’de 3.9596’a, 3.5931 olan Euro 4.6461’e ve 4.1803 olan sterlin ise 5.2516’ya yükseldi.

Bankalara sterlin, Euro ve dolar borcu bulunan vatandaşların ödedikleri taksit miktarı kat ve kat arttı. Yani 2016 yılının Kasım ayında 200 sterlin taksit ödeyen biri 836.26 TL taksit öderken, 2017 yılı Kasım ayında ise aynı taksit miktarının TL karşılığı olarak bin 50 lira ödedi.

KIBRIS Gazetesi’ne konuşan Ekonomist Göksel Saydam, döviz borçlanmanın sakıncalarını anlattı. Saydam döviz borcu olan vatandaşlara bankalarla görüşüp, borçlarını TL’ye dönüştürmelerini önerdi.

Saydam: Bankalarla anlaşma yapılabilir

Ekonomist Göksel Saydam, bankalarda döviz borcu bulunan kişilerin, bu borçlarını TL’ye çevirmek için bankalarla anlaşma yapması gerektiğini söyledi.

Yapılan borç sözleşmelerinin ancak iki tarafında isteği doğrultusunda yenilenebileceğini kaydeden Saydam, bu sözleşmeleri yenilemenin vatandaşlar kadar bankaların da işine geldiğini ifade etti.

Saydam, bankaların bu borçların TL’ye çevrilmesini kabul etmemesi durumunda, borçlunun borcunu ödeyemez duruma geleceğini, konunun mahkemede çözüleceğini belirtti.

Böylece bankaların alacaklarını da daha uzun sürede tahsil edeceğine değinen Saydam, “borçların yeniden yapılandırılıp, TL’ye çevrilmesi bankalar için de olumlu olacaktır” dedi.

“Devlet de, pul muafiyeti almayarak destek olabilir”

Devletin ise dövizden TL’ye çevrilen borçlar için pul muafiyeti almamasının bir teşvik ve katkı olacağını belirten Saydam şu şekilde konuştu:

“Döviz borçları TL’ye çevrilirken, yeni bir sözleşme yapılır. Eski sözleşme de iptal edilir. Bu sözleşmede de pul vergisi alınır. Devletin bunu talep etmemesi, döviz borçlarının TL’ye çevrilmesi için bir teşvik olacaktır. Daha ucuza gelecektir.”

“Döviz serbestliği kuralı var”

Para Kambiyo Yasası’na göre, ülkede döviz serbestliği kuralı olduğunu kaydeden Saydam, dileyenin hesaplarını ruble, dileyenin de yen üzerinden bile yapabileceğini anlattı.

Bu nedenle devletin sözleşmelere müdahale etme hakkı bulunmadığını ifade eden Göksel Saydam, devletin müdahale etmesinin Sözleşmeler Yasası’na aykırı olacağını belirtti.

Saydam, KKTC’de Para Kambiyo Yasası uyarınca döviz serbestliği olduğunu ve tek kuralın 10 bin Euro’dan fazla nakitin yurt dışına çıkarılmasının yasak olduğunu belirtti.

“Bundan sonrası için yasal düzenlemeler yapılabilir”

Bundan sonra oluşacak borç alacak ilişkileri için yasal düzenleme yapılabileceğini belirten Saydam, Türkiye’yi örnek gösterdi.

Saydam, Türkiye’de dövizin yükselişinin sokaktaki vatandaşı bir iki ay sonra etkilediğini söyledi ve şu ifadeleri kullandı:

“Bizim yerli üretimimiz yok. Bu nedenle birçok şeyi ithal ediyoruz. O ürünü ithal etmesek bile ham maddesini ithal ediyoruz. Yani 1 TL olan bir ürün dövizin değer kazanmasından sonra 1 buçuk TL olabiliyor. Bu nedenle bizi hemen etkiliyor. Ayrıca Türkiye’de sıradan bir vatandaşa döviz borcu verilmiyor. Ancak ithalat ve ihracat yapan kişilere döviz borcu verilebiliyor. Bunun içinde son bir yıl içerisinde ne kadar ihracat, ithalat yapıp ne kadar döviz ihtiyacı olduğu soruluyor.

“Döviz daha cazip geliyor”

Bankaların dövize daha düşük faiz vermesi nedeniyle vatandaşların döviz borçlanmayı tercih ettiğini kaydeden Saydam şu ifadeyi kullandı:

“Bankalar dövize yüzde 6 buçuk faiz uygularken, TL’ye ise yüzde 20’lere varan faiz uyguluyor. Böylece döviz borçlanmak vatandaşların daha çok işine geliyormuş gibi görünüyor. Ancak dövizin TL karşısında değer kazanması hesapları tersine çeviriyor. Bankalar ise ellerinde yabancı para biriminde mevduatların daha çok olması nedeniyle dövizi ellerinden çıkarmak için bu yolu seçiyor.”

“Okul harçlarında düzenlemeye gidilebilir”

Devletin üniversite harçlarında üniversitelerle görüşüp bir düzenlemeye gidebileceğini kaydeden Saydam, devletin üniversitelere teşvik verdiğini ve bu nedenle de onlardan dövizi sabitlemelerini isteyebileceğini anlattı.

Saydam, ülkede 100 bin öğrenci olduğunun söylendiğini, ancak bu öğrencilerin hepsinin ekonomik durumunun iyi olmayıp, onları kaybetmemek için bir önlem alınması gerektiğini belirtti.

“Dolaylı vergilerde indirime gidilebilir”

Devletin ayrıca piyasayı rahatlatmak için KDV, gümrük ve fon gibi vergilerde bir düzenlemeye gidebileceğini kaydeden Saydam şu şekilde konuştu:

Serbest piyasa ekonomisi olması nedeniyle dövize direk müdahale edemiyoruz. Ancak bu konuda belli düzenlemeler yapılıp, piyasa canlandırılabilir. Örneğin KDV, gümrük ve fon gibi vergilere düşürülebilir.”

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.