1. HABERLER

  2. GÜNDEM

  3. “En çok biz izlendik; şimdi onlar işler, biz izlerik”
“En çok biz izlendik; şimdi onlar işler, biz izlerik”

“En çok biz izlendik; şimdi onlar işler, biz izlerik”

1959 yılından bu yana sinema aletlerinin makinistlik görevini üstlenen Halil İnönü, 1975’li yıllarda faaliyete başlayan Lefkoşa’nın tarihi sineması Mısırlızade’nin son yıllardaki halini Kıbrıs Postası’na yorumladı.

A+A-

Kıbrıs Postası'ndan Ertuğrul Senova'nın haberine göre; yarım asırdır birçok önemli yapıtı Kıbrıs Türkü ile buluşturan Mısırlızade sineması, gerek şehrin işlek noktalarında açılan yeni sinemalar ve de gerekse bulunduğu muhitin elverişsizliğinden dolayı unutulmuş ve zamanın azizliğine uğramış durumda.

Kıbrıs Postası’nın ziyaret ettiği tarihi sinema, nostaljik görünümüne biraz rutubet, biraz da tenhalık eklemesine rağmen, pek çok yeni model sinemaya taş çıkarır durumda.

Tarihi sinemanın gişesini, makinistliğini; kısacası demirbaşlığını üstelenen 76 yaşındaki Halil İnönü, 1975’li yıllarda faaliyete başlayan Lefkoşa’nın tarihi sineması Mısırlızade’nin tarihini ve son yıllardaki halini Kıbrıs Postası’na yorumluyor.

İnönü, Mısırlızade’nin 1975 yılında faaliyete başladığını ve 80’li yıllara kadar Kıbrıs Türkü’ne birçok başyapıtı ulaştırdığını ifade ediyor.

MISIRLIZADE, ŞAHİN VE ZAFER SİNEMASI…

Lefkoşa’da Mısırlızade dışında iki büyük sinemanın daha varlığından bahseden İnönü, bunların birinin Şahin Sineması ve diğerinin ise Zafer Sineması olduğunu dile getiriyor. 80’li yıllara gelindiğinde, Yeşilçam’ın batması ve kaset teknolojisinin kendini göstermesiyle ülkedeki tüm sinemaların kapandığını belirten İnönü, 1995 yılının 13 Şubat’ına kadar ülkedeki sinema kültürünün durduğunu dile getiriyor.

‘TAŞ DEVRİ’ İLE HASRET BİTTİ…

76 yaşındaki sinema makinisti, 13 Şubat 1995 yılında, Kıbrıs Türkü’nün 15 yıllık sinema özleminin ‘Taş Devri’ isimli filmle son bulduğunu dile getirerek şöyle konuşuyor;

“MISIRLIZADE DE O SİNEMALARA BAĞLI…”

“Bizim sinemamız zamanında çok işlerdi. Ta ki şehrin en işlek caddelerinde farklı sinemalar açılıncaya dek. Şuan Mısırlızade’nin sahibi de, o sinemaların sahiplerinden. Mısırlızade de o sinemalara bağlı.”

“GÜNDE 5-10 KİŞİ YA GELİR, YA GELMEZ…”

Bağlı oldukları sinemanın, vizyonda olan ünlü filmleri uzun süre diğer yeni salonlarda gösterdikten çok sonra Mısırlızade’ye verdiğini, bu nedenle filmleri izlemeye az kişinin geldiğini belirten İnönü, yarım asırlık sinemanın tarihi şöyle aktarıyor;

“Zamanında bu sinemanın 700 koltuğu vardı. En son teknolojiye uysun diye biraz ufalttılar ve koltuk sayısını 400’e düşürttüler. Çok güzel işler yaptık, en çok biz izlendik. Şimdi onlar işler, biz izlerik. Günde 5-10 kişi ya gelir, ya gelmez… “

İnönü, Surlariçi bölgesindeki kalkınmanın, Mısırlızade bölgesine de yansıması halinde, tarihi sinemanın yeniden eski günlerine dönebileceğini düşünüyor.

Sinema kültürünün Kıbrıs insanının ruhuna işlediğini ifade eden İnönü, “O kadar barlar, diskotekler olduktan sonra madem halen bu sinemalar işler, demek ki izlenir; demek ki sinema kültürü bu halka aşılanmıştır” diyor.

 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.