
Hükümet toplum sağlığını riske atmaktan vazgeçmeli
Hükümetin aldığı karar doğrultusunda 1 Temmuzdan itibaren ülkeye girişlerde PCR testi uygulaması, Türkiye'de son günlerde artan vaka sayısı nedeniyle yeniden gözden geçirilmelidir
Toplum sağlığının ön planda tutularak adımlar atılması her açıdan zorunlu hale gelmiştir.
Tüm dünyayı olduğu gibi ülkemizi de etkisi altına Kovid 19 tehlikesi henüz savuşturulmamışken, Bakanlar Kurulu kararıyla “PCR testi aranmadan, karantinaya girmeden ‘özel izinli’ olarak adaya girilmesi ve serbest dolaşım hakkına sahip olunması hangi aklın ürünüdür. Ülkeye 'Marina projesi' için geldiği söylenen kişilere Kovid 19 bulaşmıyor mu, Bilim Kurulu'na sormak istiyoruz. Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı’nın uçakla ilgili olarak ‘bilgim yok’ derken, Sağlık Bakanı Müsteşarı’nın kararın Bakanlar Kurulu’nda alındığını söylemesi, Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı Protokol Dairesi Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada ise o kişilerin ana terminalin kapalı olmasından dolayı itfaiye kapısını kullanarak giriş yaptıkları açıklaması, insanların aklıyla dalga geçmekten başka bir şey değildir. Bununla birlikte hükümetin içinde bulunduğu dağınıklığında tipik bir göstergesidir. Halktan gizlenen ancak basında ve sosyal medyada yer alan olay sonrasında, toplum sağlığı riske atıldığı gibi ortaya çıktıktan sonra yapılan çelişkili açıklamalar da, hükümetin güvenilirliğini zedeler noktaya gelmiştir. Böyle riskli bir dönemde 'Marina projesi' öne sürülerek ülkeye yapılan girişler tüm vatandaşlara eşit davranılmadığı sorusunu da akıllara getirmiş durumdadır. Hükümetin ekonomik yönü güçlü olan Güneye geçişler konusunda kendi vatandaşına “Gidiniz ve bir ay gelmeyeniz” derken, hafta sonu bu insanlara uyguladığı prosedür tutarsızlıkda barındırmaktadır. İnsanımız bir taraftan sağlık kaygısı diğer taraftan ekonomik olarak zor günlerden geçerken hükümetin bilimsel ve akılcı kararlar alması artık kaçınılmazdır.




fdfd.gif)


HABERE YORUM KAT