
Salgın da risk de yok
Türkiye'den KKTC'ye tüberküloz tedavisinde kullanılan 400 kutu isoniasid tableti hibe edileceğinin açıklamasının ardından ülkede "tüberküloz salgını olduğu yönünde endişeler başladı.
Sağlık Bakanlığı müsteşarı konuyla ilgili açıklama yaptı:
Ceren ÖZBİL
Türkiye Cumhuriyeti (TC) ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) arasındaki sağlık alanında hibe yapılmasına ilişkin anlaşma çerçevesinde ülkeye tüberküloz tedavisinde kullanılan 300'er miligramlık 400 kutu isoniasid tableti hibe edilecek.
Söz konusu hibenin, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinden KKTC'nin sağlık hizmetlerini sürdürmesi çalışmalarına destek sağlamak amacıyla dostluk ve iyi niyet jesti olarak gerçekleştirildiği açıkladı.
Ancak biranda 400 kutu ilacın hibe edileceğinin açıklanması ülkede "tüberküloz salgını mı var" endişelerine yol açtı.
KIBRIS Gazetesi'ne konuşan Sağlık Bakanlığı müsteşarı Ömer Gür, tüberküloz salgının söz konusu olmadığını hatta Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre de ülkenin tüberküloz riski en düşük ülkeler arasında yer aldığını açıkladı.
Ömer Gür, tüberküloz hastalığının ülkede yıllar önce eradike edilmiş bir hastalık olduğunu anlattı.
“Vaka sayısı giderek azalıyor”
Gür, ülkede 1991 yılında yaklaşık 52 tüberküloz hastası varken, 2017 yılında bu rakamın 29'a düştüğünü söyledi. Bu hastaların yüzde 85'inin de yurt dışından gelen kişiler olduğunu kaydeden Gür, "ülkede 1991 ile 2000 yılları arasında ortalama 52 tüberküloz hastası vardı, bu rakam 2011 ile 2015 yılları arasında 33'e ve 2017 yılında da 29'a düştü" dedi.
Ömer Gür ayrıca bu süre zarfında ülkenin dünyaya açıldığını ve ülkeye yabancıların da gelmesine rağmen bu rakamda düşüş olmasının sevindirici olduğunu belirtti.
“Bu ilaç sadece hastalara verilmiyor”
Bu ilacın sadece hastalara verilmediğini kaydeden Gür, bu nedenle 400 kutu getirildiğini belirtti. Ömer Gür, isoniasid adlı ilacın koruma amaçlı tüberküloz hastalarının eşlerine, çocuklarına ve onlarla aynı evde yaşayan kişilere verildiğini söyledi.
Gür ayrıca, bu ilacın getirilmesi içinde rutin olarak hastanelerin ihtiyaç oranında rutin olarak talepte bulunduğunu ve İlaç ve Eczacılık Dairesi'nin de gerekli yazışmaları yaptığını anlattı.
“Sakıncası yoktur”
Tüberkülozun tedavisi başlayana kadar bulaşıcı bir ilaç olduğunu kaydeden Gür, bu nedenle henüz hastalığı kesinleşmemiş ancak şüphe duyulan kişilere de bu ilacın verildiğini anlattı.
Bu kişileri de isoniasid adlı ilacı kullanmasında bir sakınca olmadığını belirten Ömer Gür, "hastaların risk altındaki yakınlarını korumak için bu ilacı veriyoruz" dedi.




fdfd.gif)


HABERE YORUM KAT