1. YAZARLAR

  2. Uzman Psikolog Büşra DUMANLI

  3. Çocuklarda Kıskançlık Problemi
Uzman Psikolog Büşra DUMANLI

Uzman Psikolog Büşra DUMANLI

Yazarın Tüm Yazıları >

Çocuklarda Kıskançlık Problemi

A+A-

Kıskançlık, doğuştan değil, sonradan öğrenilen tıpkı öfke, mutsuzluk, çaresizlik gibi olumsuz ancak doğal bir duygudur. Bazen sahip olup yitirilen şeylerden kaynaklı, bazen de hiç sahip olunamayan şeylerin başkasında olduğunun farkındalığından kaynaklı olabilmektedir. Yaşamın her döneminde her insan kıskançlık duygusunu taşıyabilmektedir. İlk kıskançlık duygusunu öğrendiğimiz, bu duyguyu ilk yaşadığımız taraf, bize bakım sağlayan ebeveynlerimize karşı yaşanmaktadır. İleriki zamanlarda ise, örneğin, eşler birbirlerini, kardeşler birbirlerini, arkadaşlar arası vb... kıskançlık yaşanan, dozunda olduğu sürece normal karşılanması gereken, olağan bir duygudur. Çocuklarda ise bu durum duygu olarak aynı olsa da, kimi zaman sebepleri açısından farklılık gösterebilmektedir. Doğal bir duygu olan kıskançlığın temeline baktığımızda, güvensizlikten oluşmaktadır. O ana kadar kendisine yöneltilen ilginin, bir başkasına yöneltildiğini fark eden çocuk, kendisini terkedilmiş, bırakılmış ve güvensiz hissetmektedir. İlginin yöneldiği yere veya kişiye karşı ise nefretle dolabilmektedir. Kıskançlık duygusu bazen geçici olsa da, bazen sürekli ve belirgin bir hal alabilmektedir. Örneğin; çocuklar genelde kardeşlerinin olmasını ister ancak aslında kardeşe hazır olmayan çocuk, bu duygu karşısında kıskançlığa yenik düşebilir. Bu gibi durumlarda ailenin en temel görevi, çocuklarını her zaman çok sevdiklerini ve hep seveceklerini dile getirmek, çocuklarıyla kaliteli özel vakit geçirmek, çocuklarına güvendiklerini ve her zaman destek olacaklarını hissettirmek, onlara kardeş kavramını anlatmak, paylaşımcılık, birlik olma konusunda bilgilendirmek, çocuklardaki kardeş kıskançlığının en azından önüne geçmeye çalışmaktır. Okul çağı çocuklarda ise, daha çok akran kıskançlığı olarak karşımıza çıkan bu durumda da yine çocuğun aileden aldığı temel eğitim, ciddi önem taşımaktadır. Kimi çocuklarda kıskançlık duygusu, çok belirgin şekilde davranışlara yansırken, kimi çocuklarda ise içe kapanıklık, sosyal olmama, saldırgan davranışlar, yemeği reddetme gibi birtakım olumsuz davranışlara yol açabilmektedir.

Aileler Ne Yapmalı?

Öncelikle çocuğunuzun yaşadığı kıskançlık duygusunun oldukça doğal bir duygu olduğunu kabul etmeli, bu duyguyu geçiştirmemeli ve altında yatan sebepleri anlamaya çalışmalıyız.

Çocuğumuza onu anladığımızı belirtmeli, gerekirse kıskançlık duygusuyla ilgili hikaye kitapları okumalı, fikrini sormalı ve çocuğumuzla sahip olduğu fikri üzerinden konuşmalıyız.

Aile içinde her çocuğa aynı şekilde davranmalı, çocuklar arası (kardeşler veya akranlar arası) kıyaslama yapılmamalı, çocuğunuzun özgüvenini destekleyici şekilde davranmalıyız.

Davranışlarımızla çocuklarımıza örnek olmalı, gerekirse paylaşım duygusunu çocuğumuza anlatabilmek için oyunlarımızı sıra ile (bir siz birde o) oynamalı, paylaşmanın önemini, arkadaşlıklar arası fedakarlıkların değeri konusunda çocuklarımıza yaşlarına uygun şekilde bilgilendirme yapmalıyız. Ve tabi ki diğer önemli noktalardan biri de, çocuklar arası cinsiyet ve yaş ayrımı kesinlikle yapılmaması gerektiğidir. Çünkü bu durum, çocuklarda bu duyguyu pekiştiren bir süreç içerisine girilmesine yol açan, olumsuz bir davranış türüdür.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.