Psikolog Utku TÜRKMENERİ

Psikolog Utku TÜRKMENERİ

Yazarın Tüm Yazıları >

Karne Günü

A+A-

Heyecanlı bir o kadar da yorucu bir eğitim-öğretim döneminin ardından artık karneler alınıyor. Sıkı bir çalışma evresinden sonra çoğu öğrencinin yüzü gülerken, çoğu da düşük notlardan dolayı oldukça üzgün ve telaşlı olabiliyor. Kötü karne sadece çocuk için değil anne-baba içinde kötü bir süpriz olabiliyor.

Çocuğunuz kötü karne getirirse; Önce karnedeki iyi notlara odaklanmak ve verilecek tepkiye önem vermek gerekiyor. Sert bir tepki çocuğu okuldan soğutacağı gibi, ılımlı davranış ise çocuğu okula bağlayacaktır. Küsmek,ceza vermek,engellemek,ötekileştirmek vb. olumsuz davranışlar kesinlikle tavsiye edilmiyor. Bu olumsuz davranışlar ise başarısızlığı getirecektir. Başarısızlığın sürekli olmasına dahi yol açabilir.

Başarısızlığın çözülebilecek bir durum olduğunu, ve ılımlı bir şekilde çalışıp daha iyisini bir sonraki dönem yapabilirsin diyerek desteklenmeli,motive edilmelidir. Sen başarılı bir öğrencisin,biraz daha çalışmaya ihtiyaç var gibi konuşmalarla süreç sonlandırılmalıdır.

En önemli konulardan birisi ise kötü karneden dolayı çocuklarda davranış problemlerinin ortaya çıkması. Çocuklukta ve  ileri dönemlerde (yetişkinlik) sinirlilik,içe kapanıklık,uykusuzluk ve iştah bozukluğu gibi durumlar ortaya çıkabilir. Hatta madde bağımlılığına kadar uzanabilir. Bu nedenle dikkatli olmak gerekir. Böyle davranış problemleri yaşayan ve başarısızlığı sürekli hale gelen çocuğunuz için psikologunuzdan/terapistinizden hizmet alabilirsiniz. 

Önemli olan anne ve babanın karneyi övünç veya utanç durumu değil de, çocuğu takip etmek ve hangi alanlara eğilim gösterdiğini görmek için pozitif bir yorum yapabiliriz. Karneye olduğundan fazla amaç yüklememek gerekir. Karneyi başarıya götürecek bir amaç olarak yorumlamamak gerekir. Ailelerin en fazla yaptığı şey olan ‘başkalarıyla kıyaslama’ durumudur. Bu tutum sergilendiğinde çocuk daha da agresif olabiliyor. Yaşadıkları başarısızlık durumu kendi kapasitelerini engelliyor ve hayat boyu herkesi memnun etme çabasına ve etrafını kontrol eden bir birey haline gelebiliyorlar.

En sık sorulardan birisi ise Karne hediyesi; Karne hediyesi almak savunulmamaktadır. Bu tutum ödüllendirmek için yapılan bir tutumdur. Çocuk bilinçdışı olarak sadece ödülü alabilmek için çalışmak, ödüle odaklanmak için okula gitme davranışını seçiyor. Okulu güzel bir şekilde bitirmek zaten görevimiz olduğunu derslerin ve okulda öğrendiğimiz birçok şeyin aslında bizim için bir ödül olduğunu ve kendimizi geliştirmek için bu yollardan her başarılı yetişkinin geçtiğini olumlu ve ılımlı bir şekilde çocuğun bilmesini sağlamalıyız. İhtiyaçlarını ödül şeklinde değil de, başka zaman eksikliklerini gidermeliyiz. Sevdiği şeyleri aşırıya kaçmadan almalıyız. Her aile böyle olumlu ve ılımlı olamadığı için kendisine hediye alınmayan çocuğun üzülmemesi için ise hediye kavramını daha da sosyalleştirerek bir yemeğe çıkmak,istediği çizgi film için sinemaya gitmek, oyun alanlarına gitmek gibi yöntemler seçilebilir. Biz ödül ve cezaya çocuklarımızı alıştırırsak, psikolojide Klasik Koşullanma örneğinden bir farkı kalmaz. Daha insancıl davranmak gerekir. Başarılı olan öğrencilerimizi de abartmadan tebrik etmek, başarılı öğrencinin hakkıdır. “Unutmayın, Çocuğunuzu Ödülle Cezalandırmayın...” Öğretmenlere ve öğrencilere zamanlarını iyi değerlendirebileceği ve dinlenebileceği iyi tatiller dilerim.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.