1. YAZARLAR

  2. Muhammet Gözay

  3. Seçilmişlerin yanında yer alıyorlar!
Muhammet Gözay

Muhammet Gözay

Yazarın Tüm Yazıları >

Seçilmişlerin yanında yer alıyorlar!

A+A-

Nüfusumuz nedir?
Her kafadan bir sayı çıkıyor.
Doğru dürüst bilen yok.
Nüfusunu bilmeyen bir devlet!
Böyle bir devlet var işte!
Dünyada bütün devletler nüfusunu biliyor bir tek bilmeyen bizleriz.
Ve bu devleti de idare eden sözde hükümetler geldi geçti.
Evet, sözde hükümet diyorum çünkü öyledirler.
Bu hükümet edenler nüfusumuzu bilmesi gerekirken bilmiyor.
Eh böyle bir yapı, böyle bir yönetim içerisindeyiz.
Bakınız, ülkemizde ne kadar çok Sendika, ne kadar çok Siyasi parti, Birlik, Dernek ve Cemiyet sayısı vardır.
Bu sayı görülen odur ki bu bölünmüş adanın kuzeyinde bayağı yüksek sayıdır.
Güney Kıbrıs'ta bu kadar çok sayı bile yokken adamlara bakıyoruz her alanda üstün gayret ve başarı elde ediyorlar. Devletin devlet olduğunu orada yaşayan halk hissetmiş oluyor.
Güneyde ne bu kadar çok Siyasi parti var, ne de Dernek, Sendika ve Birlikler vardır. Ama orada muazzam idare, muazzam çalışma söz konudur. Bizde tam anlamıyla rezalet kardeşim.
Bu var olan Partiler, Sendikalar, Dernekler, Birlikler ve Cemiyetler ne yapıyor dersiniz?
Unutmadan bunun yanında televizyon, radyo, gazete sayımız da çok fazla bu bölünmüş ülke için.
Bunun yanında kurulan hükümet edenlerin müsteşarı, müdürü, özel danışman, genel danışman ordusu da çok bir sayı oluşturuyor. Ha bir de her kurulan hükümet, bunun yanında kendi partilisini bu makamlara getiriyor. Tabi ki bu makamlara giden gelen oluyor. Evde emekli ordusu oluşuyor onların sayesinde! 
Bu devlet, hem dışarıda yer alanları ödüyor, hem de hükümet içinde yer alanları. Yani korkunç bir para demektir bu her ay.
Sürekli hükümet kurmak ve bozmak ne gariptir ki sadece burada oluyor.
Hükümet kurmak, bozmak ve arkasından da ülke için insan için sağlıklı bir yaşam düzeyi yerine getirmiş olmuyorlar.
Hükümet kurmaları ile yerine getirilen sadece devletin sırtına bir büyük kambur oluyorlar.
Bu kamburu ödeyen de her zaman ezilen vatandaş oluyor. O vatandaş ki her gün ezilen, her gün zamlar altında perişan edilen insanlardır. Bu insanlar o kurdukları hükümetlerin partili yandaşlarını ödüyor. Evine, mutfağına götüreceği parasını gelen giden tüm hükümet edenler bu şekilde onlardan çıkarmış oluyor. 
Peki ya bu ülkede yer alan hastalıklara ne demeli?
Kalp, kanser hastalıkları o kadar artıyor ki buna dur diyen yok.
O kadar çok parti, o kadar çok Dernek, Sendika, Cemiyet, Birlik var ve bunlara karşı dur denilemiyor.
Bir yerde baskı unsuru olunamıyor.
O gelen hükümetler karşısında duracakları söz konusuyken, onların yanında yer alıp onlara bu şekilde destek çıkılıyor.
Basın yine aynı şekilde.
Hiçbir tepki, hiç bir yaptırım adına bir şey gördüğümüz yoktur.
Bir iki gazete ve bir kaç köşe yazarı ve bunun yanında yine bir iki sendika haricinde bunlara baş kaldıran olmuyor.
Bu yüzden bu hallere gelişimiz bu şekilde yaşanmış oluyor.
Birlik beraberlik yok!
Birlik mücadele yok!
Sadece var olan o seçilmiş olanların yanında yer almaları var!
Siyasi parti, Sendika, Dernek, Birlik, Cemiyet, TV, Radyo ve sadece bunların içinde meclis dışında bulunan Siyasi partiler, bir iki Gazete, Köşe yazarı ve bir iki sendika hariç, hepsi de bu ülkenin, bu ülke insanın canına okuyorlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.