1. YAZARLAR

  2. Psikolog Fahriye ŞENDOĞAN

  3. Vurma, Isırma ve Tekmeleme: Çocukta Öfkeyi Durdurmanın yolları
Psikolog Fahriye ŞENDOĞAN

Psikolog Fahriye ŞENDOĞAN

Yazarın Tüm Yazıları >

Vurma, Isırma ve Tekmeleme: Çocukta Öfkeyi Durdurmanın yolları

A+A-

Çocuğunuzun hangi durumlarda, kimlere niçin saldırganlık gösterdiğini bulup yazdıktan sonra sıra geldi müdahele etmeye.

Hemen Müdahele Etmek ve Durdurmak
Çocuğunuzun öfkelenmeye başladığı ilk anda onu hemen o ortamdan çıkarın. Bunu yaparken dikkatinizi çocuğunuza yönlendirip onun yanlış davranışını pekiştirmemeye dikkat edin. Çok fazla dikkatini yöneltmek problem üzerine konuşmayı denemeyi de içerir. Ve küçük çocuklar yaptıkları davranışın ne kadar yanlış olduğuyla ilgili uzun konuşmaları dinleyemezler. Dikkatimizi ve ilgimizi incinen çocuğa çevirerek, zarar veren çocuğa “ısırmıyoruz ya da ısırmak yok” gibi basit fakat sert bir cümle söylemek yeterlidir. İncinen çocuğu teselli edin ve öfkeli çocuğu görmezden gelin. Eğer çocuğunuz hala sakinleşmediyse sakin bir şekilde çocuğunuzu ortamdan uzaklaştırın. Eğer onu ortamdan uzaklaştırmak mümkün değilse siz, kurban durumundaki çocukla birlikte odayı terk edin. Çocuğun dışa vuran davranışlarından sonra onun yaşına uygun olan süre kadar(3 yaş-3dk. , 5 yaş-5dk) çocuğunuzdan uzaklaşmak, sakinleştikten sonra onunla ilgilenebileceğiniz mesajını verir. Bunu yaparak çocuğunuza, sakinleşmenin ve uygun davranmanın onun sorumluğu olduğunu öğretebilirsiniz.
 

Sesinizi alçaltın ve Yükseltmeyin
Ebeveynler olarak kendimizi kontrol etmeli ve kullandığımız kelimelere dikkat etmeliyiz, eğer çocuklarımızın da aynısını yapmasını istiyorsak. Bağırmak ve öfkeli davranmak kolaydır, ancak unutmayın ki, çocuğunuz iyi davranışların ve kendini, duygularını nasıl kontrol edeceğinin ipuçlarını sizin davranışlarınızda arıyor. Arkadaşlarına sürekli hırçın davranan bir çocuğa sahip olmak sizin açınızdan çok utandırıcı olurken, şunu da unutmayın ki, olumsuz davranışlara sahip olmasının bir nedeni de sosyal ortamlarda nasıl davranacağını öğrenmeye devam etmesiyle ilişkilidir. Bu yüzden kişiselleştirmeyin ya da aşırı tepki vermeyin.
Çok işe yarayan tekniklerden biri de ses tonunuzu değiştirmek ve sesinizi alçaltmaktır. Hemen sesinizi alçaltıp, bir taraftan incinen çocuğa ve kendi çocuğunuza dikkatinizi yönelttiğinizde çocuğunuza sakinleşmesi için yardım etmiş olursunuz. Eğer sakinleşmiyorsa, diğer çocukla ilgilenmeden önce sessizce, “Şimdi sakinleşmelisin. Ben Ahmet’in yanına gidiyorum, yanına geldiğimde ağlaman bitmiş olsun” diyebilirsiniz. İşe yarayıp, çocuğunuz sakinleşmiş olarak yanınıza gelince onu ödüllendirin ve “Kendi kendine sustuğun ve sakinleştiğin için aferin sana. Isırmıyoruz, Ahmet’i ısırdın ve canını acıttın. O şimdi üzgün” deyin. “Isırmak yok” diye tekrar edin ve aynı şey yine olduğunda sonucunda eve gideceğinizi söyleyin.
 

Çocuğunuzun Öfkesini Yatıştırması için Uygulamalar
Çocuğunuzun öfkesini tanımasına yardımcı olun: “Biliyorum, çok kızdın, ama vurmuyoruz. Vurmak yok!” 3-7 yaş çocuklarıyla öfkenin önemli bir duygumuz olduğundan bahsedebilirsiniz. Çocuğunuzla öfkeyi yatıştırma uygulamaları yapabilirsiniz. Ona kendi öfkenizle nasıl baş ettiğinizden bahsedebilirsiniz: “Bazen ben de sinirleniyorum. Peki o zaman ne yapıyorum, “çok sinirlendim” diyorum ve odadan çıkıp, başka bir odaya gidiyorum.” Çocuğunuza sakinleşinceye dek 10’a kadar saymayı, nasıl derin nefes alacağını ve “şu an gerçekten çok çok çok sinirliyim” gibi cümleler kurarak öfkesini sözelleştirmeyi öğretebilirsiniz. Tüm bu metotlar öfke gibi önemli bir duyguyu tanımasına ve kontrol edebilmesine yardımcı olacaktır.
Çocuğunuzla potansiyel olarak zor bir sosyal ortama girmeden önce öfkesini kontrol etmezse ne gibi sonuçlar olacağını gözden geçirebilirsiniz. “öfkeni kontrol edeceğini biliyorum. Fakat kontrol edemezsen parkı terk etmek zorunda kalacağız ve gelecek haftaya kadar gelmeyeceğiz. Anladın mı?” Söylediklerinizi uygulayın. Ve unutmayın ki, her çocuğa uygun davranışlar ve duygu kontrolü öğretilebilir. Uygun davranış için örnek sizsiniz, ve çocuğunuz sizi izliyor.

2,5 Yaşında Hırçın Ve Yaramaz (!) Çocuğa Yaklaşım

1. Çocukla özel vakit geçirmenin bu konumda hem size hem çocuğunuza çok iyi geleceğini düşünüyorum. Özellikle de enerjisini boşaltabileceği faaliyetler seçerek vakit geçirebilirsiniz. Günde en az yarım saat dışarıda parkta bahçede vakit geçirmeyi hayatınızın bir parçası haline getirmelisiniz. Sabahları olursa daha güzel olur, 2. bir çocuğunuz da yoksa daha kolay olur.

Ayrıca onu evde de meşgul edebilirsiniz, siz başka bir işle uğraşırken. Boyama, hamurla oynama vb. Çocuklar ne kadar çok birşeylerle meşgul edilirlerse hırçınlıkları ve etrafı rahatsız etmeleri o kadar azalır.

2. Anne babanın çocuğun karşısında ne diktatör ne de fazla hoşgörülü zayıf kişilik olmadan, kararlılıklarını göstermeleri gerekir. Anne babanın kendinden emin tutumu çocuk için çok etkili bir mesajdır. Alışveriş merkezinde, çocuğunuzu bir kenara çekerek, sen böyle yapmaya devam ettiğin sürece burada güzel vakit geçirmemiz mümkün değil. Şimdi sana 2 dakika veriyorum ve sakinleşmeni bekliyorum. Sen sakinleştikten sonra devam edebiliriz diyebilirsiniz. Bu tür tepkiler basitmiş gibi görünür ama duruşunuz ve hafif sitemli bakışlarınız çocuğu etkiler. Çoğumuz bu tür durumlarda çocuğu eve gitmekle veya bir daha gelmemekle tehdit ederiz ama yanlıştır.

3. Yaşadığınız gerginlik çocuğun yemek yememe davranışını daha çok tetikleyebilir. Gerginlikten kurtulmak için zaruri olmayan ev işleriyle kendinizi yormamanızı tavsiye ederim. Çocukla ilgilenmek için enerji ve morale ihtiyaç vardır. Ev işlerine fazla takılan hanımlarınsa malesef gergin ve yorgun oldukları bir gerçektir.

4. Çocuğun kriz ve hırçınlığı durumlarında anne babanın doğru davranması, kendilerini duygularının etkisine bırakmamalarıyla mümkün olabilir. Çocuğun tavrı bizi çok üzer, yılgınlık, çaresizlik ve gerilim hissederiz. Ve bu duygular bizi agresif davranmaya iter. Bunu ben de defalarca tecrübe ettim herkes gibi  Ama çözümün sakin olmakta olduğunu düşünüp sakin olmaya çalışmak gerekir. Sakin olmayı başarabilirsek, doğru davranmamız çok daha büyük olasılıktır.

5. Çocuğun sebze yemesi amacı aslında doğru olmayan bir amaçtır. Doğru olan sebzeyi sevdirme amacıdır. Genel olarak tüm yemekleri severek ve iştahla yemesi için, ortam hazırlama amacına yönelmek gerekir. Zorla yiyerek sevmesi mümkün değil. Kaldı ki, çocukların yaygın davranışıdır sebze yememek. Yakında 4 yaşında olacak oğlumun patatesten başka sebzeyle işi olmaz pek. Evde sürekli makarna vardır onun için. Ben de çok zor dönemler geçirdim yemekle ilgili; zorlayarak yedirmelerin verdiği zararı telafi etmenin çok zor olduğunu gördüm. Çocuğu aç bırakmak da çözüm değil, acıkmasını beklemek doğru bir yaklaşım ama aç bırakmak ve yalvarmasını beklemek hem anneye hem çocuğa zarar veriyor, gerginlik katıyor.

Bazı sebzeleri çiğ de yiyebirler, bu onlara yeter. Çocukların çoğu havucun ince kısmını çok sever ve yer, kimisi lahana karnıbahar brokoliyi çiğ yer. Pişmiş olarak patatesi yeseler yeter bence. Büyüklerin bile yemediği pırasayı, ıspanağı neden çocuklar yemek zorundaymış gibi düşünüyoruz. Bulgur ya da buğdayla karıştırıp çorba olarak deneyebilirsiniz, biraz da açocuklara hitap eden bir tad ortaya çıkıyor ama yemeseler de sorun yok bence. Meyve yesinler 

6. Ceza konusunda sitemizde çok yazı var. Ceza vermek çoğu kez çözüm getiren bir yöntem değildir. Ancak çok çok istisnai durumlarda verilecekse bile, başkalarının olmadığı bir ortamda, çocuk sakince bir kaç kez uyarıldıktan sonra, çocuğun kişiliğine saldırmadan, olayı konuşarak, hatayı konuşarak 5 dk bir koltukta oturma gibi şiddet içermeyen cezalar belki verilebilir.

Umarın size yardımcı olacak birşeyler yazabilmişimdir. Size yardımcı olmasam da benim için çok iyi oldu bu cevapları vermek, ben de benzer şeyleri yaşayan biri olarak düşünme ve tartma imkanı buluyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.