1. YAZARLAR

  2. Psikolog Aybike Girente

  3. Bilimsel Açıklamalarıyla Astroloji
Psikolog Aybike Girente

Psikolog Aybike Girente

Psikolog
Yazarın Tüm Yazıları >

Bilimsel Açıklamalarıyla Astroloji

A+A-

Astroloji, sözlükte geçtiği şekliyle; yıldızların yer olayları üzerindeki etkisini belirtmeye ve bu etkileri göz önünde tutarak geleceği önceden bildirmeye dayanan falcılık sanatı olarak yer alırken, literatürde ise kısaca sözdebilim ya da bazı türkçe kaynaklarda geçtiği haliyle sahte bilim olarak yer almaktadır. Bu sözdebilim Babil, Çin ve Amerika medeniyetlerinde bağımsız olarak ortaya çıkmış, yükselişler ve düşüşlerlerle dolu bir tarihten geçmiştir.  Avrupa Komisyonu için hazırlanan bir raporda eğitim düzeyi düştükçe astrolojinin bir bilim olarak algılanma oranının arttığı tespit edilmiştir (INRA & Report International, 1993). Başka bir çalışma ise insanların hatırı sayılır bir çoğunluğunun bilim ve sözdebilimi birbirinden ayırmada güçlük çektiklerini, sırf ‘-loji’ eki yüzünden astrolojiyi de bir bilim olarak algıladıklarını ortaya koymuştur (Allum, 2011).

17 Ağustos 2003 tarihinde Londra’da yayınlanan Times of India gazetesi, yayımladığı bir yazının başlığını ‘’Araştırma, Astrolojinin Saçma Olduğunu Kanıtlıyor’’ koymuştu. 1958 - 2003 yıllarında yapılmış olan ve astroloji konusunda yürütülen en titiz bilimsel çalışma, birkaç dakika arayla dünyaya gelmiş iki binden fazla insanın izlenmesine dayanıyordu. Astrolojik yaklaşımlara göre bu insanların benzer özelliklere sahip olması gerekirdi. Araştırmacılar meslek, kaygı düzeyi, evlilik, saldırganlık özelliği, sosyallik, zeka düzeyi, sanat, spor, matematik yeteneği gibi astrologların doğum anında gezegenlerden dolayı ortaya çıktığını iddia ettikleri yüzden fazla özelliği incelediler. “Zaman ikizleri” adı verilen bu kişiler arasında, bu anlamda bir benzerlik saptanamadı (Prof. Dr. Acar Baltaş).

İnsanların din dışı soyut güçlere, yani astrolojiye/yıldız fallarına olan güveninin artmasında postmodernist hareket önemli bir görev üstlenmiştir. Güneş Sistemindeki hareketlerin, bireylerin kaderleri ve yaşantıları hakkında bilgi verdiğine inanılmıştır. Gökyüzü haritaları aracılığıyla hem geçmişe dair hem de geleceğe yönelik post hoc ve ad hoc argümanlar üretilmektedir*1.

NASA (2016), astronomi ve astrolojinin birbiri ile karıştırılmaması gerektiğini vurgulayarak ‘’Astroloji bir bilim değildir, söz konusu tartışmanın bilim ile uzaktan yakından alakası bulunmuyor'' şeklinde açıklamada bulunmuştur.

Bilim felsefecilerinin çoğu aynı şekilde astrolojinin bir sözdebilim olduğunu açıklamışlardır;

Popper’a göre (2002)  göre astroloji test edilebilir ve yanlışlanabilir argümanlara sahip olmadığından bir bilim dalı olarak kabul edilemez. Örneğin “Mars gezegeni şiddete ilişkin davranışlara neden olur” argümanı yanlışlanamaz değildir; sadece yanlıştır.

Kuhn’a göre ise astrolojinin bir sözdebilim olmasının nedeni ne yanlışlanabilirlik durumu ne de yanlışlanmış öngörüleridir: Astroloji bir sözdebilimdir, çünkü çözeceği bir bulmaca yoktur. Yani astroloji kendisini normal bilime bağlayacak sorunlarla ilgilenmez.

Jerome’a (1973) göreyse astroloji insanlığa kültürel olarak çok şey katmış ve gözlem yöntemleri astronominin doğuşuna katkı sağlamışsa da nihayetinde büyü temellidir ve bu karakterini sürdürmeye devam ettiği için de bilim kapsamına giremez.

Adorno’ya (2002) göre astrolojinin doğrudan doğruya büyücülük olarak adlandırılamaz, ancak hakikatte bilim olarak kabul edilmesinin imkânıda yoktur.

Ne var ki astrologlar astrolojinin bir bilim olduğu iddiasında olduklarından kendi tezlerini doğrulayan birtakım çalışmalar yaparak yayımlamışlardır. Ancak astrologlar bu çalışmalarda kendi tezlerini doğrulayan pozitif verileri dikkate alırken negatif verileri görmezden gelmişler, bu nedenlede bilim dünyasınca kayda alınmamışlardır (Carlson, 1985).

(Yazımda Prof. Dr. Acar Baltaş’ın ‘’Astrolojinin Büyüsü’’ adlı yazısından ve Tevfik Uyar’ın ‘’Astroloji Sözdebilimi ve Toplum için Yarattığı Tehditler Üzerine Bir Tartışma’’ adlı derlemesinden de yardım almış bulunmaktayım. Bilgilendiriciliği yüksek olan bu yazıları için kendilerine teşekkürlerimi sunarım)

*1 Post hoc argümanlar, art arda gerçekleşen iki olay arasında herhangi bir delil göstermeden sırf öncelik ve sonralık ilişkisine dayanarak bir neden sonuç ilişkisi kuran argümanlardır (Damer, 2009). Astrologların gökyüzündeki bir takım hareketlerle yeryüzündeki olaylar arasında kurdukları neden sonuç ilişkileri bu türden argümanlardır. Ad hoc argümanlar, iki olay arasında her ne şekilde olursa olsun mutlaka bir ilişki olduğu inancına sahip birinin bu ilişkinin olmadığı ortaya konduğu zaman ürettiği kurtarıcı argümanlardır (Bennett, 2015). Astrologlar tarafından yapılan bir burç analizinin şahsınıza uymadığını beyan etmeniz halinde “aslında yükselen burcunuzun daha mühim olduğu” gibi bir argüman ad hoc argümanlara örnek verilebilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.