Zam kazıkları devam ediyor. 

Her bir markette fiyatlar değişiyor. 

İsteyen market istediği fiyatı uyguluyor. Denetleyen yok!

Hani denetleyecektiler?

Hikaye!

Yalan!

Evet.

Bu hükümet, sermayenin hükümeti!

Fakirin hükümeti değil!

Hakkın hükümeti değil!

Adaletin hükümeti hiç değil!

Ve ne oluyorsa yine asgari ücretliye oluyor!

Marketlerde soygun devam etsin!

Soyan soyana!

Efendiler daha da zengin olsun!

Dahada sterlin milyoneri olsun!

Hükümet de onlara hep arka çıksın!

Onlara çalışşın!

Gariban da açtıktan can çekişsin!

Efendiler ve onların hükümeti de zevki sefa içinde yaşamaya hep devam etsinler!

Ve bu ülkede adalet var öyle mi?

Ve bu ülkede sosyal devlet var öyle mi?

Geçin bunları. 

Kurdukları bu devlet sayesinde birileri hep zengin oldu!

Bu devlet sayesinde her türlü soyguncu yaratıldı!

Ondan sonrada yaşasın devlet diyorlar. 

Tabiki diyecekler. 

Diyecekler çünkü kendilerine bir devlettirler sadece!

Halkına değil!

Fakire fukaraya değil!

O yüzden her gün bu kesimi soymaya devam ediyorlar. 

Hükümet ve sermaye babaları bunlar.

Ne utanırlar ne de arlanırlar. 

Hiç doymak nedir bilmezler. 

Garibanın iki kuruşunu bu şekilde götürürler. 

Bunlar fakir fukara düşmanı.

Bunlar fakirin ensesinden köşe olan adam olan insanlık dışı yaratıklar!

Rum ganimetini bu şekilde bitirdiler. 

Verdikleri mallarını üzerinde hükümdarlık kurdular.

Ve yetmedi olan insanlarımızın mallarına oldu, o ki güneyde gerçektende malı mülkü olan insanların!

O insanlar güneydeki malına karşın hiç bir şey alamadı. Alamadı çünkü onlara muhalefet olmuşlardır. Olmuşlardır çünkü yarattıkları bu düzen sayesinde insanları bölerek particilik yaptılar. Benden ol ki sana gerekeni sağlayalım diyen bu zihniyettir bunlar! UBP bunların anası olmuştur. 

Benden ol işe alayım. 

Benden ol seni polis alayım. 

Benden ol güneydeki malını burda yüksek puan olarak göstererek sana burda en değerli yerleri verelim anlayışı olmuştur bu UBP! 

UBP güneyde hiç malı olmayanlara burada vermedikleri yerler bırakmadılar. Çünkü sonuçta onun rozetine geçmiştir. Onun o rozetine girenler o yıllarda erken emekli de oldular. 10 ve 7 yıl üzerinden bir de emekliler ordusu yarattılar. Bunları yapanlar yine milletin parasıyla bu haksız emeklileri ödeyerek fakir bir toplum yarattılar. Kendileri bu aşamada sürekli seçilmiş de oldular. Dağıttıkları arsalar, dağıttıkları devletin kredileri sayesinde kalkınma bankasını da onlara hep peşkeş çektiler. Aldıkları kredilerin kurşunu dahi ödemeyerek bu şekilde haksız, adaletsiz bir şekilde milletin parasına kondular ve halen daha da konuyorlar. 

Ne de arsız ne de aç doymaz bunlar. 

Evet, yaratıkları bu çalma ve sömürme anlayışları hep devam ediyor, durmak yok bunlarda!

Ne hükümetlerinde, ne de kendilerinde!

Peki ne zaman duracaklar?

Anlaşılan hiç bir zaman!