Günümüz çağında ilerleyiş gösterdiği alanlardan biri de dijitalleşme, sanal gerçeklik noktası, teknolojide modernleşme, moderniteye uyum sağlama gibi birçok faktör hayatımızın önemli bir ağı olmaya başlamıştır. Kavramsal olarak ilerleyiş gösteren bu ağların en büyük etki noktası teknoloji sürecidir. Tekno-Çağı olarak adlandırdığımız bu zaman dilimi kullanıcı noktasında davranış ve tutumlara da etkisi yoğun biçimdedir. Bu etki her kullanıcı için farklılık göstermektedir. Kullanıcının sadece davranış ve tutum değil, sosyal medya kullanımı evresindeki alışkanlıklara da etkisi çok fazladır.

Teknoloji çağının hızla gelişim gösterdiği bu zamanda sosyal medyanın; günlük yaşam faaliyetlerimizin ve dahası olarak yaşam biçimimizin önemli bir etkinliğine sahiptir. Kişiler sosyal medya platformları üzerinden iletişim bağlantısını sağlayabilmekle beraber sosyal aktiviteler noktasında eğlence platformlarında da çoklu zaman geçirmek ile beraber birçok alan noktasında sanal alışverişler de gerçekleştirmektedirler. Sosyal medyanın çok yönlü kullanımları olumlu şekilde kabul edinilmiş olsa dahi olumsuz etkilerinde bireyselcilik,  toplumsal ve yüz yüze iletişim biçimlerini ve birçok psikolojik sorunlarını da kendisiyle getirmiştir.

İlerleyiş ile beraber sosyal medyada aşırı zaman geçirme noktasında bulunan kişilerin yaşadığı ve yaşanılması düşünülen psikolojik sıkıntılar içerisinde sosyal medya platformundaki gelişmeleri kaçırma korkusu “ FOMO” olarak karşımıza çıkmaktadır. Literatürde FOMO ingilizce karşılığı olarak  Fear Of Missing Out kavramı gelişmeleri kaçırma kaygısı ve korkusu içinde günlük hayatın ayrılmaz parçası olarak yer edinmiş olan akıllı telefonlar ile sanal dünyanın içinde daha fazla yer edinme ve sosyal platformlarda sürekli şekilde yer alma isteği sonuç itibari ile ortaya beliren bir korkudur.

   FOMO (Fear Of Missing Out) Türkçe karşılığı olarak “ Gelişmeleri Kaçırma Korkusu” bireyin aralıklı ortamlardan ayrı kaldığı süre içerisinde eğlence anını kaçırma kaygıları içerisinde bulunarak sosyal anksiyete çeşidi içerisinde yer almaktadır. Bu kaygı veya fobi  içerisinde olan bireyler  bilinçli şekilde  neleri kaçırdıklarının farkında olmak ile beraber sürekli şekilde başka insanların kendi yaşamlarından daha kaliteli biçimde bir yaşantıya sahip olduklarını düşünürler. Gelişmeleri kaçırma korkusunu literatürde yer alması 2004 yılında yazar Patrick J. McGinnis’in ortaya çıkarmasıyla konumunu almakla ilerleyen yıllar içerisinde de belirgin artış oranıyla yerini almıştır.

Sosyal platformlar noktasında Facebook, Twitter, Lınkedln, Instagram, Swarm gibi sosyal ağlar FOMO’nun ortaya çıkışını desteklemektedir. Bu sosyal ağlarda bireylerin neler yaptıkları, gün içerisinde zamanlarını nasıl geçirdikleri, hayatlarında sahip olduklarının merakı ve görme isteği kendi hayatları adına bir karşılaştırmaya neden kılmaktadır. Bireylerin gerçekleştirmiş oldukları bu karşılaştırmalar sonucunda kendilerinde tatminsizlik, altarnetiflerin aynı süreç içerisinde farklı imkanlara sahip olan bireylere karşı pişmanlık ve keşke duygusunu tetiklemeyi getirmektedir.

FOMO İLE BAŞ ETME SÜREÇLERİ

Bu sosyal medya kaçırma korkularına, endişelerine, telefonu elinizden düşürmeyecek şekilde sıklıkla sosyal ağlarda bulunma durumuna sahip iseniz bir FOMO olarak sosyal anksiyete içerisinde yer alabilirsiniz.

Yapılması Gerekenler:

• Yaşamış ve içerisinde bulunmuş olduğunuz sorunlarınızı yüz yüze gelerek çözüm odaklı bulunmalısınız.
• İletişim becerilerini sağlamlaştırarak bu noktaya zaman ayırmalısınız.
• Sosyal aktiviteler noktasında arkadaş kitlesi ile beraber sağlıklı planlar içerisinde bulunmalısınız.
• Vaktinizi sağlıklı şekilde geçirecek sosyal beceri kazanımlarına girişebilirsiniz.

Hiçbir Şekilde Yapılmaması Gerekenler:

• Sosyal yaşamınızda ve hayatınızın içerisinde yaşamış olduğunuz zorlukları, kırılganlığınızı, üzüntünüzü sosyal medya platformları iletimi ile ifade aktarımında bulunmaktan kaçınmalısınız.
• Sosyal medya platformunu bir kıyas biçimi içerisinde yarış sahası olarak görmekten kaçınmalısınız.
• Telefonu sürekli şekilde ele alma alışkanlığının getirmiş olduğu kontrol hakimiyetinin altında olmamalısınız.

Sıklık olarak sosyal medya bağımlılarında ve en çok çocuk- ergenlerde beliren FOMO’ya yakalanmamak adına planlı bir yaşam stili ve sağlam bir iradeye sahip olunması gereklidir.