Empatiyi sağlayan doyumlu çiftlerin aynı zamanda uyumlu çiftler olmaları birbiri ile etkileşen, evlilik ve aileyi ilgilendiren konularda fikir birliği yapabilen ve sorunlarını olumlu bir şekilde çözebilen çiftlerin evliliği uyumlu bir evlilik sürecine girer.

Peki Empati nedir? Nasıl bir süreçtir?

Empati, bir insanın kendisini karşısındaki insanın yerine koyarak onun düşüncelerini doğru olarak anlama, duygularını hissetme ve bu durumu ona anlatma sürecidir. Diğer bir ifade ile empati, bir başkasının giysisini giymek ve onu hissetmektir, ancak o kişiyle birlikte üzülmek yani sempati duymak değildir ve bilinmeli ki empati otomatik bir tepki değildir, zihinsel ve duygusaldır. Diğer bir insanı anlamak için sabır ve gerçekten istemek gerekmektedir. Empati bilişsel ve duyuşsal öğeleri içermekte ve davranışsal tepki ile ifade edilmektedir. Bilişsel empati, zihinsel olarak diğer kişinin bakış açısıyla bakma, onun rolünü alma ya da diğerinin yerinde kendini imgeleme anlamını taşır. Duyuşsal empati, diğer kişinin duygusuna aynı duygu ile karşılık vermektir. empatiyi, 'bilişsel olarak diğerinin bakış açısını algılayıp, içindeki duyuşsal uyarılmayı tanımak ve bu algılarla artan güdülenme üzerine merhametli davranışsal tepkileri oluşturmaktır. Davranışsal tepki vermenin iki yolu vardır. Bunlar; yüzümüzü, bedenimizi kullanmak ve sözlü olarak karşımızdakini anladığımızı ifade etmektir. Bilinmesi gereken en önemli unsunlardan biri de zihinsel anlayıştan merhametli eyleme geçiş, uygun dozda ve tutarlı olmalıdır.

Empatiyi doğru kullanan uyumlu becerileri olan bir çift, sorunlarını savunmacı olmayan bir şekilde tartışır, nötral ses tonunda birbirlerinin görüşünü öğrenmek ister ve sohbetlerine mizah katar. Eşlerden birinin sorunu olduğunda sorunu birlikte çözerler, soruna karşı birlikte bir savunma plan geliştirirler. Tam tersine empatiyi doğru kullanamayan eşlerden birinin sorun çözme becerisi yetersiz ise güçlüklerden dolayı diğerini suçlayıcı ve sinirli olabilir, yüksek ses tonunu kullanabilir ve birlikte plan geliştirmekten kaçabilir, bilişsel yetersizlik ve duygusal huzursuzluk durumunda sorun çözme davranışında kötüleşmeye ve stresin artmasına neden olabilir. Bu yetersizlik, eşleri birbirlerinin hatasını aramaya daha yatkın hale getirir ve öfkeye, düşmanlığa, üzüntüye, yetersiz iletişime ve yetersiz duygusal paylaşıma neden olabilir. Sonuç olarak da evlilik doyumunda azalma olur. Kısacası,  çiftlerin uyumunu arttıran en önemli unsurlardan olan empatinin eşler arasındaki sağlıklı etkileşimde önemli rol üstlendiği ve bireyler dili fazla kullanmadan, birbirini kolayca ve etkili bir şekilde anlayabilirler.

Ertuğrul KILIÇ

psk.ertugrulkilic@gmail.com