Önceki gün, 14 Nisan 2022 perşembe sabah saat 10:00'da çok korkunç birşey başımıza geldi.

Aşağıda kendi apartmanımızın kendi garajında bulunan kendi arabamıza binerken içerisinden yabancı uyruklu biri çıktı. 

Muhtemelen aracımızı uyumak için kullanıyordu.

Fakat düşününki aracınızın kapısına anahtarı koydunuz ve açmaya çalışırken kapınız açılıp bir anda üzerinize doğru biri yaklaşıyor.

Geri geri ve çığlık çığlığa uzaklaşmaya çalışırken, ayağım takılıp, beton kolonun yanına, yere düştüm. 

Ve o korku halinde çok daha ciddi fiziksel hasara da maruz kalabilirdik. 

Bu ülkeyi dingonun ahırı yaptığınız için arada sırada bozulup kilitlenmeyen bir kapımız yüzünden aracımıza biz binerken içerisinden birileri iniyor.

Bu travmatik olay sonrasında bir daha özellikle geceleri apartmanın aşağısında çöp atmaya inerken, gece tek başına aracıma binmeye çalışırken hep bir tedirginlik yaşayacağım.

Siz halen daha sadece iki eşit egemenlik naraları atmaya devam edin! Dingonun ahırını, düzensizlikten kokuşmuş bu arka bahçeyi egemenlik sıfatlarıyla süsleyin tamam?

Evet, bu korku dolu olay kızımın başına geliyor. 

İnsanca yaşanılacak bir yarı ülke bırakmadılar bi de yıllarca insanımızın korku içinde ve de her gün de başına gelmeyen güvensizlikler devam ediyor hem de korkunç boyutta!

Bunların sorumluları ne yapıyor? 

Sadece kendi çıkarları ve menfaatleri için de oluyorlar!

Olmaya da hep devam edecekler. 

Halk hiç umurlarında değil. 

Açıkçası Kıbrısın kuzeyinin içine iyice ettiler.

Geçmişten bugüne gelsin buraya girenin çıkanın haddi hesabı yoktur.

Bir de utanmadan can güvenliğimiz vardır diyorlar.

Nerede can güvenliği?

Yok!

Yüzümüze baka baka yalan okuyorlar.

Her şeyimiz tehdit altındadır!

Güzel kızım, eğerki sana bi şey olmuş olsaydı o sözde idarecileri ve makamlarını başlarına yıkacaktım.

Yeter artık be! canımız mı kaldı bi tek geriye, onu da almaktan vazgeçin!

Avuç içi kadar ülkemizde kapılarımız açık uyurduk.

Ya peki şimdi?

Aracında zıbaran mı istersin yoksa evinin içine giren mi istersin!

Evet, ne acıdır ki sorma gir hanı halen devam ediyor.

Geçmişte Denktaş bu olayların önüne geçilmesi için herkes evine köpek alıp beslesin demişti.

Ne oldu?

Alınan köpeklere bile tecavüz edildi!

Yani halkının güvenliği onları zerre kadar ilgilendirmez açıkçası!

Bir de alay edercesine köpek alın diyecekler.

Sözün kısasına gelince, hiç de güvende değiliz!

Her an başımıza ne gelecek bilinmiyor!

Kızımın başına gelen ne ilk ne de son olacaktır.

Toplum olarak herkes ama herkes güven içinde değildir.

Ve hükümet var!

Ve idare var!

Hepsi de yalan!

Burada sadece ham hum var!

Bizlerin canı, malı, namusu, zerre kadar hiç de önemli değildir onları için!