Ne müjdesi mi?

Ercan Havaalanı’nı 15 Kasım’da açabileceklerini.

Evet, Turizm Bakanı öyle diyor. 

Peki ama bu havaalanı nereye açılıyor? 

Dünyaya mı?

Onun için mi bu müjde? 

Müjde verilecekse böyle şeylerle verilir değil mi?

Ama hiç de öyle değil. 

Ercan, Türkiye’nin bir “iç hattı” olarak açılıyor.

Bir de bunu büyük bir başarı olarak sayıyorlar ve 15 Kasım’da açacaklar.

Başarı büyük değil mi, hem de çok. 

Bu açılışı da diğer açılışlarda yaptıkları gibi up uzun bir kırmızı kurdele ve hepside orada eller kurdelede açılışa hazır olacaklar belkide. 

Vay be ne başarı.

Alkışlayın efendileri.

Buna başarı diyecekler. 

Zaten Ercan aynı şekilde çalışmıyor muydu. 

Uçuşlar Türkiye'ye sadece olmuyor muydu. 

Neyi başardınız peki de tekrardan bir açılış olacak bu.

Çok da komik oluyorsunuz onu da belirtmiş olayım. 

Her neyse.

Ercan’ı “dünyaya” açmaktır asıl bir başarı sayılacak olan iş!

Yok ki iç hatlar olarak açılış yapılacak ve bu da başarı sayılacak. 

Açıkçası bu bir başarısızlıktır!

Hem de büyük bir başarısızlıktır!

Ayrı bir ülke KKTC ve bir başka ülkenin iç hattı olacak. 

Alkış bravo size.

Başarıya bakınız. 

Türkiye içi bir başarı. 

Şükran Anavatan. 

Yaşasın Anavatan. 

Yaşasın KKTC. 

Hep birlikte alkışlayın nasılda bir büyük açılış yapılıyor. 

Dünyaya değil, Türkiye'ye bu açılış. 

Bu sefer iç hatlar üzerinden oluyor. 

Yani attan iniyoruz eşeğe misali. 

Ve siz bunun adına da açılış diyeceksiniz. 

Türkiye’nin tam anlamıyla bir ili olarak yapılıyor bu açılış. 

Halbuki Ercan dünyanın dört bir yerinden uçakların ineceği bir yerin açılışıdır olması gerken. Bunu da zaten BM dile getirmiştir. 

Öneri açık, net ve de ortadadır.

Bunlarda şunlardır:

Yasal sakinlerin güvenli şartlarda ve en erken geri dönebilmesi için kapalı Maraş (Varosha) BM Güvenlik Konseyi’nin 550 ve 789 sayılı kararları uyarınca Birleşmiş Milletler’e devredilmesi.

Bu sürece paralel, Ercan Havaalanı BM’nin yönetiminde, 1944 Chicago Sözleşmesi de dahil ilgili uluslararası hukuk kurallarına tam uyumla doğrudan uçuşlara açılacak, uluslararası havaalanı statüsü kazanacak.

Mağusa Limanı’na doğrudan ticaret için Kıbrıs’ın 2003 tarihli Avrupa Birliği katılım metninin 10’uncu protokolüne uygun pratik düzenlemeler üzerinde anlaşma sağlanacak.

Ama efendiler bunların yerine, Türkiye’nin iç hatlarına girerek bir açılış yapacaklar. 

Dünyayla değil, Türkiye’nin bir ili olarak uçuşlar gerçekleşmiş olacak. 

Ercana, dünya uçakları değil, Türkiye uçakları inmiş olacak.

Yani kısacası toplum olarak kazanmak değil, kaybetmek var demektir.