1. YAZARLAR

  2. Psikolog Gökçe Çakır

  3. Mutsuzluk depresyona dönüştüğü zaman…
Psikolog Gökçe Çakır

Psikolog Gökçe Çakır

Psikolog
Yazarın Tüm Yazıları >

Mutsuzluk depresyona dönüştüğü zaman…

A+A-

Depresyon milyonlarca kişiyi günümüzde etkileyen ve giderek yaygınlaşan ciddi bir sorundur. Bundan kırk yıl önce depresyon ilk olarak 40’lı ve 50’li yaşlardaki kişileri etkisi altına alıyordu, şimdi ise 20’li yaşların ortalarında olanları bile görmekteyiz. Depresyon geçiren kişilerin en az yüzde ellisi, tamamen iyileşmiş gibi görünseler de bir süre sonra yeniden depresyona girmektedir. İkinci veya üçüncü vakalardan sonrası, tekrar etme durumu yüzde seksen ile doksan arasında artmaktadır. İlk kez olarak yirmi yaşından önce depresyona giren bireylerin tekrardan depresyona girme olasılıkları daha yüksek olduğu görülmektedir.

Depresyon vakası ile karşı kaşıya kalmış bireylerle bu durumu yaşamamış olan bireyler arasında bir fark bulunmadığı söylenmektedir. Şöyle ki depresyon, üzüntülü ruh hali ile negatif düşünceler arasında beyinde bir bağlantı oluşturmakta ve normal üzüntü bile majör negatif düşüncelerin yeniden uyanmasına neden olabilmektedir.

Aaron Beck, negatif düşüncelerin depresyonda çok önemli bir rol oynadığından yıllar önce araştırmalarında yer vermiştir. Beck ve arkadaşlarının, kişinin ruh halinin önemli ölçüde negatif düşüncelerden şekillendiğini bulmaları, bizlerin de depresyonu anlamlandırmamıza önemli katkıda bulunmuşladır. Bu bilim adamlarına göre, ruh halini etkileyen ve duygularımızı harekete geçiren durum olayın kendisi değil, bizim o olayla ilgili inanış ve o duruma karşı yorumlarımız idi. Düşünceler ruh halini etkilemekle kalmıyor, yeni ruh hali de bir takım yollarla, düşük olan morali daha da düşük bir hale getirecek şekilde düşünceleri etkilemektedir. Bu duruma yeniden kapılmaya eğilimli olan kişilerin depresyona girmesi için travmatik kayıplar yaşamaları gerekmiyor; bazı zaman birçok kişinin görmezden geldiği günlük sıkıntılar bile kişiyi depresyona sokabiliyor veya mutsuzluğunu günden güne kalıcı hale getirebiliyor. Daha sonrasında geriye dönüp bakıldığında, kişiyi depresyona sokan negatif düşünceler çok kısa süreli ya da basit üzüntülerle ilgili olsalar dahi, bunları yaşayan kişi bu durumun farkında bile olmayabiliyor.

Bu durum, birçok kişinin ne yaparsak yapalım uçurumdan çıkamayacakmışız, türünden hissetmesine neden olmaktadır. Çünkü durumun ne zaman başladığı hakkında kişinin fikri olmamaktadır.

Bulunduğu noktaya nasıl geldiğini anlamak için kişinin gösterdiği çabalar ne yazık ki kişiyi daha fazla aşağıya çekmektedir.

Mutsuzluk kaçamadığımız bir durum olarak yaşamımızın odak noktasında vardır ve sorunun asıl sebebi değildir. Kişinin mutsuz ruh hali acımasız negatif görüşleridir. Geçici olarak bir üzülme durumunu kalıcı mutsuzluk ve depresyona dönüştüren tekrar ve tekrar bu düşüncelerdir. Kişinin bu kendiyle ilgili acımasız, negatif görüşleri ve düşünceleri bir kere sarınca kendisini zihninle beraber bedeninde de derin etkiler bırakmaktadır. Bedenimiz de zihnimizi ve duygularımızı güçlü bir şekilde etkileyecektir.

Yaşanılan olaylara verilen tepkilere yön veren hisler, düşünceler, bedensel duyumlar ve davranışları öğrenerek olayı çözümlemeye başlamak gerekmektedir: Bunu da, farklı boyutların birbiri ile olan etkileşim içerisinde olduğunu anlamamız gerekmektedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.