Ülkemizin en önde gelen lokomotif sektörünün Turizm olduğu aşikârdır.

Üstelik bu sektör içinde kumarhaneleri da barındırır.

Şimdi ben bir soru sormak isterdim.

Biz KKTC olarak bu sektörden gerekli ekonomik katkıyı alıyor muyuz?

Bu sorunun cevabını 1974 öncesi Adanın incisi olan MARAŞ (VAROŞA)ile anlatmak mümkün.

Maraş’ta 45 otel, 60 apartman otel (toplam 10.000 üzeri yatak kapasitesi). Şehir genelinde 4469 ev, 143 resmi daire, 9 kilise, türbe ve mezarlık, 8 okul bulunuyordu. Bu bölge tek başına özellikle 1973 yılında bütün Kıbrıs’ın turizm sektöründeki toplam gelirinin %53,7′sini sağlıyordu.

Bizdeki durumsa: KKTC’de ise 26 bin yatak sayısı ve  KKTC bütçe açığının yüzde 50’sini turizm gelirleri kapatıyor. 

Yani bütçemizin ve ya GSMH’nın değil. Sadece Bilançoda belirttikleri rakamlar üzerinden vergi ödüyorlar.

Bu otellerin yerli istihdama katkıları ne? Yerli üretime katkıları ne? Üstelik ülkede verilen desteklerin neredeyse tümünü Turizm ve Eğitim sektörü alıyor.

Turizmciler Kumar turizmine neredeyse %100 katkı yapıyorlar.

Sonuç olarak ne ülke istihdamına, ne üretimine ne de esnaf olmak üzere diğer sektörlerimize katkıları neredeyse yok.

Kumarhanesi olmayan 10000 civarında yatağa sahip Maraş’ın getirisi olmayan bir KKTC’de yaşıyoruz.

Bu bir fırsattır. Turizimde yeni düzenlemeleri yapın. Kumarhane izinlerini iptal edin. Otellerin yerli istihdam ve yerli tüketimine koşullar getirin. Teşviklerin yanında gerçek vergilendirme ve gerçek bedeller üzerinden kira sözleşmelerini yenileyin.

Müktesebatın geçerli olmadığı  bir AB toprağıyız ancak Güneyden Kuzeye turist geçmesi buna engel değil. Bu engele takılacak gerçek üçüncü ülke turistleri için Charter farklarını üstlenmek da bir çözümdür.

Bunu başarmanız halinde ülkemiz gerçek turizm bölgesi olacağı gibi adaya gelip sadece kumar oynayan sahte turizminden kurtulmuş olacak.

Kapatın bu kumarhaneleri gerçek Turizm ülkesi olalım.