Çarşamba günü her zaman büyük bir coşku ile kutladığımız Ulu önder ATATÜRK’ün gençliğe armağan ettiği 19 Mayıs gençlik bayramını idrak ettik.

Pandemi nedeniyle her zaman olduğu gibi gençlerimizle el ele coşku içinde bir kutlama yapamadık.

Yıllık takvimlerde resmi tatil günlerimiz ikiye ayrılmıştır.

Milli Bayramlarımız ve Dini Bayramlarımız.

Dini Bayramlarıma cami ve diğer ibadet yerlerinde kutlanır.

Milli Bayramlar da meydanlarda kutlanır. Resmi ve sivil kırım ve kuruluşlarda Bayraklar göndere çekilir.

Kıbrıs’ta son Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile birlikte her türlü süreçte yeni yeni senaryolar gündeme gelmekyedir.

Cenevre’de çözümsüzlük konusunda yeni bir belge ortaya koyarak en azından halkın yarısının desteği olmayan ve de Anayasamızda yazılı çözüm modeline karşı çıkmak

İzinsiz Kuran kurslarının yasal olmadığını açıklayan Anayasa Mahkemesi kararına karşı yarıya karşı emir verircesine yapılan açıklamalar ve bunları emir telakki eden Cumhurbaşkanı ve Başbakanlık.

TC Cumhurbaşkanlığının İletişim Başkanı olan Fahrettin Altun’un KKTC Yargısı hakkında yaptığı hadsiz açıklama şunu net olarak ortaya koymaktadır.

Kıbrıslı Türklerin tarihte hiçbir zaman Türkiyeli Türklerle arasında bir ayrışma olmadı. Ancak konu laiklik, Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlılık, dinin devlet ile ilişkilerine gelince orada bazı farkların ortada olduğunu da kabul etmek gerek.

Yukarıdaki tespitlerimden de kolayca anlaşılacağı gibi laikliğin ana duruşu din ile Devlet işlerinin karıştırılmamasıdır.

Ancak inatla bize din ile devlet işlerinin karıştırılması dayatılmaktadır.

Bu kararı kim aldı neden aldı.

Milli Bayramımızda Dini ulemalar Camilerde Hilafet çağrısı yaparken İstklal marşı okutulması takkiyeden öteye geçmez.

Anayasa mahkemesi kararından sonra yapılan ciddi bir misillemedir. Bu camilerde İstiklal marşı okutulması bizin Anayasamıza ve laiklik anlayışımıza ne kadar uygundur?

Kutlama yapılmaması nedeniyle ille de hoparlörlerden İstiklal marşı okutulacaksa. Bu görev Belediye Başkanları ve Kaymakamlıklara verilmeliydi. Çünkü bu kurumlar Devleti temsil eden ama diyanetin Dvleti temsil etme yetkisi yoktur.

Siz Kıbrıslıyı çok hafife alıyorsunuz..ama değiliz.