Taşkent’te düşen S-200 füzesi sanki de normal bir şeymiş gibi algılanıyor. Böyle bir durum nasıl normal sayılacak ki. Gerçekten de bardon bizim gibi topluma. Yani koskoca füze düşecek ve bu da bizleri hiç bir telaşa ya da ne oluyor, ne olacak durumuna itmiyor. Koskoca başbakan bile füzeyi sanki de havadan balon ya da köyün tepesine düşen karpuz misali bir şeymiş gibi gayet rahat karşılıyor. 
Böyle bir şey nasıl olur? 
Olur, burası böyle bir yer işte. 
Bakınız o gece bile başbakan uykusundan uyandırılmadı.
Yani herkesin durumu, keyfi bu şekilde yerinde oluyor. 
Devletin koskoca başbakanına bu durum karşısında bırakın uyusun deniliyor. Uyusunlar. 
Zaten hep uyuyorlar.
Bizlerde öyle.
Hep uyutulmuş durumdayız.
Hep birlikte uykuya dalıp gitmişiz.
Uyanmak da yok bir türlü.
Bakınız bu iş çok ciddi bir şeydir.
Zaten adanın denizleri bugün petrol, hidrokarbon yüzünden tehlike altındadır.
Denizler bugün adet barut fıçısı haline gelmiştir.
Ve bizler toplum olarak gayet rahat, sesiz ve sanki de bizlere bir şey olmaz havasındayız.
Birde çoğumuz bu füze'yi dalga konusuna getiriyoruz.
Böyle bir düşünce var ne acıdır ki içimizde.
Ciddiye almak gibi bir hal yok.
Tepemize düşen füze'yi o gece olay yerinde telefonla çekenler ve selfi yaparak paylaşan zihniyet söz konusu bile olmuştur.
Nasıl ve ne biçim bir zihniyet haline geldik değil mi?
Ciddi ciddi bu füze olayının peşine düşüleceği ve ciddi endişe edileceği yerde yapılanlara bakınız.
Bir de düşünün ki Taşkent’te düşen füze yerleşim birimlerine düşseydi ne olacaktı?
Rum tarafı düşen füze ile ilgili ciddi bir şekilde araştırmalara başlarken bizim yönetim laylaylom havasında.
Düşen bu füze tekrar buraya ya da yerleşim yerlerine düşmeyecek anlamına gelmez. 
Bir daha bu yapılmaz diyemeyiz.
Peki bu konuda KKTC makamları hesap sordu mu Suriye'ye?
Düşen füze'nin kimyasal madde etkisinin olduğu ve o yerleşim yerinin bundan etkilenmemesi için ne yapıldı ya da yapılacak?
Bunu normal karşılayan devlet, gayet rahat bir şekilde olur bunlar ve belkide korkmayın bizlere bir şey olmaz da derler.
Madem ki başbakan gayet rahat, halk olarak hepimiz de çok rahatık, o zaman başımıza füze müze düşmez bundan sonra.

Öyle zannedelim ve zannetmeye de devam edelim.
Ha bir de bu füzelerin daha tesirli ve güçlü olanları yani S400'ler burada yer alacaklar diye söyleniyor.
Yani adanın içi zaten barut fıçısı, denizler de öyle.
Bir de S400'ler buraya yığılırsa ne olacak halimiz?
Evet.
Bir gece ansızın bomba sesleri ile uyanırsak hiç şaşmayın!