DP ve CTP 1994'ün Ocak ayından 1996'nın Ağustos ayına kadar hükümetti...

Yani iki buçuk sene hükümetlik yaptılar...

Neler yaşattılar bu iki buçuk sene içerisinde onlara bir bakalım... 

Özellikle CTP'yi demokrasiye inanan, hukuku kabul eden ve o uğurda mücadele eden bir parti olduğunu biliyorduk...

Ama maalesef hükümet olduğu bu iki buçuk yılda böyle bir parti olmadığını üzülerek görmüş olduk... 

Evet, hükümet kurulduğu tarihte yani 1994’te CTP kendini tam tersi bir parti olarak topluma göstermiş oldu... 

Tam tersi derken, demokratik, insan hakları, hukuk anlayışı dışında bir parti olmuştu... 

Şöyle bir hatırlatalım...

1994 yılında Grup Yorum’un Mağusa’da bir konseri vardı...

Bu konserin yapılmasına izin verilmedi...

Neden? 

Gerekçe ne?

Gerekçe ne olabilirdi ki!

Hiç bir şey!

Sanata ve sanatçıya izin vermemek demokrasinin var olmadığını... 

Hukukun var olmadığını... 

İnsan haklarının çiğnendiğinin bir gerçeğidir... 

Evet, müzik aletlerine el koyarak grubu “sınırdışı” ettiler!

Neden? 

Türkiye devleti öyle mi istedi?

Siz hani kendi erkinize sahip olacaktınız? 

Sol ilkesine bağlı bir parti başka bir ülkenin emri altında mı olur?

Sol bunu nasıl kabul eder?

Sağ düşünce partileri kabul eder de sol düşünce partiler bunu kabul etmemesi gerekir... 

Çünkü ideolojisi buna izin vermez. İdeolejisi bunu kabul etmez...

Ama CTP kabul etti ne acıdır ki!

Her neyse, gelelim diğer yaşanan olaylara... 

Tarih 14 Mart 1996 ve St. Barnabas Manastırı baskını gerçekleşti...

Ardından ise  27 Mart 1996’da DAÜ’de gerçekleşen basit bir üniversite boykotu sonucunda askeri rejim ayağa kalktı... 

Evet, askeri rejim!

Oysa hukuk devletiyiz diyorduk!

Hukuk karşısında bir şeyler varsa o yolla olayların üzerine gidilmesi gerekirdi... 

Ama nerde...

Hukuk devleti yerine asker - polis devleti harekete geçti...

Peki sol parti CTP ne yaptı? 

Yani hükümet olan CTP? 

Evet, Filistinli ve Kürt öğrencileri evlerinden toplayan polislerle birlikte hareket etti ve onlara dur diyeceği yerde bu faşizme ortak oldu! Hele de bazı öğrencileri birlikte  “sınırdışı” ettiler!

Ve 6 Temmuz 1996...

Kutlu Adalı öldürüldü...

Peki ne oldu? 

Cinayetin üzerine gidildi mi? 

Hayır!

Ama bugün Kutlu Adalı'nın cinayetinin üzerine gidilmesini istiyor CTP... 

Evet...

Ne kadar inandırıcı olur dersiniz?

Bence hiç...