1976 ‘da Demokrasiye(Sözde) Parlamenter seçime giderken Üç seçim bölgemiz vardı.

Lefkoşa, Mağusa ve Girne.

Aradan yıllar geçti ve başta Güzelyurtlular olmak üzere sözde mağduriyetlerini gidermek ve Bölgesel kalkınmayı sağlamak için ayrı ilçe olmanın kavgasına başladılar.

En ciddi argümanları bölgeye yatırımın Lefkoşa’nın diğer vekillerince engellendiği ve yatırımların Lefkoşa’ya yoğunlaşması olmuştur.

Doğrusu o dönemde ben de bu mazerete inanmış ve onlarla birlikte mücadele etmiştim.

Sonrasında bu mücadele başarılmış ve Güzelyurt ile birlikte İskele da ayrı bir ilçe olarak seçim bölgesi Beşe çıkartılmıştır.

Yapılan ilk seçimler sonrası Güzelyurt’tan 6 Milletvekili Meclise girmiştir.

Artık bölgeye yatırımların başlaması gerekir diyerek ben de saf saf bölgenin ekonomik ve sosyal kalkınmasını sağlayacak projeler hazırlayarak Bölgeden seçilmiş milletvekillerine Partisi gözetilmeksizin birer dosya hazırlayıp takdim etmiştim. Böylesi bir girişimi 1974 sonrası bölgede özellikle Cypfruvex LTD’de işletmeler müdürü olarak çalıştığım dönemdeki çalışmalarım ve Bölgenin o güne kadar en büyük yatırımı sayılan Narenciye konsantre ve meyve suyu fabrikasını rekor sayılacak bir zaman diliminde bölgeye kazandırmamın tecrübesi olmuştur.

Hey hat hiç de düşündüğüm gibi olmamış bölgeye yatırımlar artacağına eksilmiştir. Bakın hala daha Güzelyurtluya tam gün hizmet verecek bir hastane yoktur. Olacak denilenin ise temeli yeni atılmıştır.

Bu yatırım bile bölge halkını ikiye bölmüştür. Tek nedeni yıllarca ihmal edilen Cengiz Topel Hastanesine yapılmayan yatırımlar olmuştur. Belki de bu hastaneye gerekli özen gösterilseydi ve Güzelyurtluya da 24 saat hizmet verecek Acil servis tipi bir yapı getirilseydi bu kavga da olmayacaktı.

Güzelyurtluya olduğu gibi İskele’nin da ayrı ilçe olması pek bir şey kazandırmamıştır.

İyi ki Girne ilçesi da bölünme istenci ortaya koymamıştır. Hâlbuki iki ayrı ilçe olmaya en uygun ilçemizdir. Ortasından dağla ölünmüş iki ayrı ekonomik ve sosyal yapı mevcuttur Girne’de fakat başarmışlar ve ayılmamışlar.

Güzelyurt’ta ikamet ettiğimden bu ilçemizdeki bölünmeden bahsedeceğim.

Güzelyurt ilçe olurken yatırımların yapılmamasından şikâyet ederdik. Lefke’nin da ayrı ilçe olmasının temelinde ise Cengiz Topel hastanesi başı çekmektedir.

Siyasiler özellikle 2013 sonrası Hükumet edenler bana göre basit bu sorunu çözemeyerek siyasi alanda bölgeye daha ciddi huzursuzluk taşımışlardır.

Güzelyurt ilçesinin Milletvekili sayısı altıdır. Bölünmeden dolayı Dört Milletvekili Güzelyurt ilçesine, İki Milletvekilliği ise Lefke ilçesine düşmektedir.

Huzursuzluğun başlangıcı bu noktada gelişecektir.

Güzelyurt ilçesinin seçilmiş Altı milletvekilinin ikametgâhı Güzelyurt’tur yani seçim başlamadan mevcut iki milletvekili kesin artık Meclise giremeyecektir. Bunun en büyük sıkıntısını da UBP ile CTP çekecektir. Kaybedecek vekiller kimler olacaktır. Bölgedeki oy dağılımına göre şimdi bağımsız kalan DP milletvekilini artık hangi partiden aday olup seçilme şansı bulacaktır? UBP iki Milletvekilliğini korumak isterken CTP’den da mevcut bir Milletvekilinin kaybedeceği aşikârdır. Bu iki parti dışındaki partilerin da vekil çıkarma şansı bir sayısı ile sınırli olacaktır. Belki da hiç. Ancak azımsanacak oy alacakları iddiasında değilim ancak bir seviyesinin üstüne çıkamayacağını söylemekteyim. Bu da büyük başarı olur.

Lefke’de ise durum daha da vahim. Tüm sivil toplum örgütleri birlikte mücadele ederken şimdi iki Milletvekilliğinin kimler tarafından alınacağı kavgasına düşeceklerdir.2013 seçimleri örnek alındığında burada Milletvekillikleri UBP ve CTP arasında bölüşülecek gibi durmaktadır. Peki, soru kimler olacak? Üstelik bu bölünme Güzelyurt’a ilaç değil zehir olmuşsa Lefke’ye iyi mi gelecek.

Buraya kadar değerlendirmelerimi 2013 seçimlerine kadar bölgede çıkan sonuçlar üzerinden değerlendirdim. Eski TKP’li dostlar bizler da Milletvekili çıkardık diyebilirler doğrudur son seçimlerde DP’nin çıkardığı bir Milletvekilliği gibi olmuştur.

Aman değişti diyecek olanlar olacaktır. Bekleyip görelim değişmesini en fazla isteyenlerdenim. Ancak tespitlerim öyle göstermiyor. İnşallah anketler gibi ben da yanılırım..

Değişimine hala daha inanmadığım seçmen belki beni mahçup eder…aksi böyle gelmiş böyle gider….